Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

413 syf.
9/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Herkese merhaba arkadaşlar Bugün karşınıza Cengiz Aytmatov’dan “ Gün Olur Asra Bedel “ kitabı ile geldim. Kitabın neresinden başlasam ? Nereleri anlatsam ? Diye zorlanmıyor değilim. O kadar dolu bir kitap yani.Neyse hadi bir yerden başlayalım. Kitabın ana karakteri Yedigey’in can dostu Kazangap’ın vefatını duyup onun cenaze törenine hazırlanmaya başlar. Yedigey ve Kazangap’ın dostluğu otuz yılı bulmaktadır. Kazakistan’ın Sarı Özek bozkırının Boranlı tren istasyonunda geçen otuz yıl. Bu hazırlık zamanında Yedigey sürekli geçmişe gider anıları canlanır ve biz okuyucular geçmiş yıllar arasında gezinir dururuz ve bu da kitaba çok güzel bir ahenk kadar. Kitabın bir bölümünde Nayman Ana adında bir kadının oğlunun juan juanlara esir düşüp kafasını sıfıra vurup deve derisi sarılarak benliğini kaybederek mankurtlaşmasını da anlatıyor. Ayrıca kitapta sadece Yedigey’in anılarını okumuyoruz. ABD SSCB’nin ortaklığında bir uzay üssü kuruluyor ki bu ortalık tam ortaklık. Herkes eşit her şey eşit. Bu üssün amacı evrende başka canlıların yaşayıp yaşamadığını anlamak içindir. Bir gün uzaya giden astronotlar Orman Göğsü adlı bir yer keşfeder ve oradaki canlılarla iletişime geçer ama bunu dünyadaki ABD ve SSCB ortak komitesi kabul etmez ve Orman Göğsü’ndeki canlılarla iletişimin kesilmesi ister. Sadece bununla kalmaz dünyayı bu yerden gelecek olası diyaloglardan korumak için dünyanın etrafına kubbe şeklinde uydular, füzeler vs yerleştirir. Şimdilik bu bilgi burada dursun. Kazangap’ın oğlu Sabitcan babasının cenazesine geldiğinde her şeyin bir an önce bitmesini babasının istediği gibi değil de onun istediği gibi Boranlı’nun bir yerine gömülmesini ister. Bu tarz geleneksel şeyleri gereksiz görür. Tam bir Sovyet sisteminin adamı olmuştur. Ama Yedigey geleneklerine bağlıdır,özünden kopmamıştır ve arkadaşının vasiyetine çiğnetmez. Hikayede bir de zamanında Sovyetler’in yanında Almanya karşı savaşmış Kuttubayev adında bir öğretmen vardır. Bu savaşlarda Almanya’ya esir düşmüş bir şekilde kaçıp daha sonra da Yugoslav partizanlarının yanına katılmış ve onların şahitliği üzerine ülkesine dönmüştür. Stalin’in arası Tito ile bozulup Yugoslavya’ya savaş ilan edince Kuttubayev de hain olarak damgalanır. Adil bir sorgulama dahi olmadan yargılanıp suçlu bulunuyor ve yargılanmak üzere eşi Zarife’den ve iki çocuğundan ayrılıyor. Daha sonra ise KGB’nin adamları tarafından öldürülüyor. İşte burada Aytmatov her şeyi açık açık yazamadığı için Kuttubayev’in nasıl ve neden öldüğünü bu kitabına koyamıyor. Daha sonra daha özgür bir ortam oluştuğunda Cengiz Han’a küsen bulut kitabında Kuttubayev’in yargılanmasını ve idamını detaylı anlatıyor. Ben de henüz okumadım. Aytmatov’un her kitabında aşkı gördüğümüz gibi burada da görüyoruz. Zarife çocukları ile yalnız kaldığında Yedigey’in gönlü kayıyor. Onları korumak ve kollamak ihtiyacını kendinde görüyor. Toplayacak olursak Aytmatov mecbur kullanmak zorunda olduğu imgeleri sistem eleştirisini yaparken o kadar güzel kullanıyor ki gerçekten takdire şayan. Benliğini kaybetmiş Sabitcan mankurtlaşırken, Kuttubayev’i sorgulayan ajanlar mankurtlaşırken bir toplumun mankurtlaştırıldığını görüyoruz. Yetmiyor şimdilik burada dursun dediğim kısımda ABD ve SSCB bütün ülkenin tepesine yerleştirdiği “deve derisi” ile ülkeyi mankurtlaştırmaya çalışıyor. Bu güzel kitabı herkes okusun okutsun. Herkese iyi okumalar.
Gün Olur Asra Bedel
Gün Olur Asra BedelCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202145,9bin okunma
·
36 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.