Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

192 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bukowski’nin Chinaski’si, Fante’nin Bandini’si, Burgess’in Alex’i, Gogol’un Akakiyeviç’i, Yusuf Atılgan’ın C.si, Camus’nün Meursault’u, Özarıkça’nın Ters Adam’ı ve şimdi de Walser’ın Haydut’u… Hangi kitapta olursa olsun her karşılaştığımda hayranı olduğum anti-kahramanlara bir yenisini daha eklemiş oldum ki zaten kitaba da adını vermiş. Anlatıcı bu Haydut Efendi’yi öyle bir tanıtmış ki, o umumun düşmanı, kendini anlatmaktan aciz bir ahmak, bir budala, bir geveze, gönül böceği, ezelden dangalak, değer bilmeyen, tek başarısı olmayan bir parya, düzene ayak uyduramayan, topluma karşı olan görevlerini yerine getiremeyen, iç ve dış dünyasını hizaya sokamayan densiz bir herifin teki… Gel de hayran olma bu adama! Walser’ın hayat hikayesinden ve yazdığı mikrogram adı verilen şifreli sayfalardan transkripsiyon ile çözülebilerek ölümünden sonra basılan metinlerinden uzun uzadıya bahsetmeyeceğim, ama araştırmanızı önermeden de geçmeyeceğim. Hayat hikayesine bakıp, bu kitaptaki anlatıcıyı ve romanın Haydut’unu karşılaştırdığınızda, birbirleriyle bağlantılı -ki bu bağ zıt bir şekilde nefret ve sevgi içerikli- muhteşem bir üçlü ile karşılaşacaksınız: Kitabın sonuna kadar yerden yere vurduğu adamı, kitabın son cümlesiyle yücelten bir anlatıcı; Haydut’un yukarıda saydığım özellikleri; yazarın edebi avareliği… Oldukça zor bir kitap; yorucu, taahhütsüz ve savruk… Ama edebi bir şölen…
Haydut
HaydutRobert Walser · Can Yayınları · 2016105 okunma
·
211 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.