Kitaba başladığımda açıkcası ne okuyacağımı pek bilmiyordum. Sonra adadan kurtulmaya çalışan çocukların sürecini anlatacağını sanmıştım ama bize iyiyi, kötüyü, olayların tahmin edilemeyen şekilde nasıl ilerlediğini gösteriyor. Dili akıcı ve anlaşılır. Fakat sonsöz'e gelene kadar kitabın bana ne katmaya çalıştığını da pek farkedememiştim. Ralph, Domuzcuk, Jack, Simon, İkizler ve Roger karakterleri insanlara özgü özellikler seçen ve iyiyi kötüyü anlatan çocuklardı. Ralph liderlik özelliği taşıyan ama akıl için Domuzcuğa ihtiyacı olan kişiydi. Domuzcuk akıl ve sağduyuya sahip ama liderlik özelliklerinden yoksundu. Jack liderlik özelliğine sahip ama hırsları olandı. Simon aralarında en sevdiğim karakterdi. Kendine ait bir alan oluşturan, elinden geldiğince çalışan, en korkusuz ve en farkındalığı yüksek olandı. İkizler birbirleri ile tek beden haline gelip tek kişi olanlardı. Roger saf kötülüktü. Kendilerine ait eşyaları vardı. Domuzcuk ve Ralph'in denizkabuğu, Domuzcuğun gözlüğü, Jack'in yüz boyaması ve mızrağı, Simonun kendine ait bitki sığınağı vardı. Kitap çocukların içinde sadece iyiliğin değil kötülüğün de olduğunu ve yönlendirme ile karar verebileceklerini anlatıyordu. Jack ve Roger kötülüğü seçmişken, Ralph, Domuzcuk ve Simon'un içinde iyilik daha baskındı. Herkesin iyi ve kötü yönleri vardı. Tabii kurtuluş için de bir ateşleri... Ada başlarda ne kadar iyi olursa olsun yangın yerine dönüştü. Ciddi anlamda da mecazi anlamda da. Çocukların nasıl birbiriyle anlaştığını ve anlaşamadığını, olayların akışının ne yönde gidebileceği güzel bir sıralamayla anlatılıyordu. Bazı kısımlarda durup düşündüm, bazı kısımlar bana haksızlık gibi geldi, bazen sinirlendim, bazen üzüldüm. Okunması gerektiğini düşündüğüm bir kitap. Belki benim de bir kere daha okumam bir kitap. Buraya kadar okuduysanız teşekkür ederim

Sineklerin TanrısıWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202080,2bin okunma

·

19 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Su