Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Savaşçı azize Ne ok atmada ne de kılıç sallamada onunla baş edebilecek erkek vardı. Öğle vakti, sebze bahçesinin sessizliğinde sesler duyardı. Melekler ve Aziz Michel, Azize Margarita, Azize Catalina gibi azizlerin yanı sıra göğün en yüksek sesi de onunla konuşurdu: "Dünyada senden başka Fransa Krallığı'nı kurtarabilecek kimse yok. Sadece sen." O da bunları her tarafta yinelerken kaynağını belirtmeyi unutmazdı: "Bunları bana Tanrı söyledi." Böylece, çocuk doğurmak için doğmuş, okuma yazma bilmeyen bu köylü kızı giderek daha da büyüyen bir ordunun başına geçti. İlahi emrin ya da erkek korkusunun gereği bakire ve savaşçı genç kadın savaştan savaşa koşuyordu. Elde mızrak, atını İngiliz askerlerinin üzerine sürerek yenilmez oldu. Ta ki, yenilene kadar. İngilizler onu tutsak aldıktan sonra bu deli kadınla Fransızların uğraşmasına karar verdiler. O, Tanrı adına Fransa ve Fransa Kralı için çarpışmıştı ama Fransa Kralı'nın ve Tanrı'nın memurları tarafından yakılmak üzere odun yığınına gönderildi. Saçları kazınmıştı, zincire vurulmuştu ve avukatı yoktu. Yargıçlar, sava, Engizisyon uzmanları, piskoposlar, başrahipler, heyet üyeleri, noterler ve şahitler davalının ayrılıkçı, dönek, yalancı, kahin, dinsiz ve inançsız olduğu ve Tanrı'yla, azizlere küfrettiği yönünde fikir beyan eden bilge Sorbonne Üniversitesi'yle hemfikir oldular. Rouen'de, pazar meydanındaki bir direğe bağlandığında on dokuz yaşındaydı ve cellat altındaki odunları tutuşturdu. Onu odun ateşinde kızartmış olan vatanı ve Kilisesi daha sonra fikir değiştirdiler. Jeanne d'Arc bugün bir kahraman, bir azize ve hem Fransa'nın hem de Hıristiyanlığın sembolü.
··
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.