Dracula, vampir dünyasının çekirdeğini oluşturan karakterdir, bilirsiniz. Adına pek çok kitap yazılmış, pek çok film çekilmiştir. Ateş Laneti de Dracula'nın modern romantik bir yorumu gibi. Yalnız, bu kitapta ona Dracula değil, Vlad diyoruz çünkü kendisi bu takma isimden nefret ediyor. Açıkçası, Vlad karakteri beklentilerimle uyuşuyordu, dolayısıyla beni pek şaşırtmadı; üstelik vampir türünün özellikleri alışılagelmiş şekildeydi, yazarın eklediği ya da revize ettiği pek bir şey olduğunu söyleyemem. Her vampir karakter gibi ketum, soğuk, tutkulu ama ben-kimseye-bağlanmam-çünkü-bir-kalbim-yok tipiydi, klasik. Beni asıl şaşırtan başkarakter Leila'ydı; sıradan görünmesine ve tuhaf bir sirkte çalışmasına karşın oldukça sıradışı bir yeteneğe sahipti, kitaptaki çoğu karakter de bunun farkında olduğu için Leila'nın başı beladan kurtulmuyor zaten. Ama...Leila'nın yeteneğinin oluş şekline anlam verebilmeniz için mantığınızı devre dışı bırakmanız lazım çünkü hiç ikna edici ya da etkileyici bir oluşum süreci gerçekleşmiyor. Okuduğum her an yadırgadım çünkü yazar bağlayamamış. Bunun dışında seride takıldığım pek bir şey olduğunu söyleyemem. Klasik ögeler tabii ki mevcuttu ama kitabı ilginç kılan detayları sevdim. Sadece bazı yerlerde, hatta çoğu yerde, Leila'nın bir ergen gibi davranmasına anlam veremedim; Vlad'ın olgunluğu yanında çok çocuksu kalıyordu. Her tartışmalarında aksi davranışları, tribe girmeleri, suçlayıcı davranışları beni biraz bezdirdi. Yine de kitabı çok sevdim ve akıcı olmasıyla da 2 güne bitirdim. Eğer siz de bu türü seviyorsanız bir şans vermenizi öneririm ancak Ateş Laneti'nin 3 kitaplık bir seri olduğunu göz önünde bulundurmalısınız.

Ateş LanetiJeaniene Frost · Artemis Yayınları · 2013199 okunma

23 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

tuğba