Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

158 syf.
·
Puan vermedi
·
11 saatte okudu
gazeteci mi? casus mu? anadoluda bir fransız kadını
kitap ve içeriği hakkında yazmadan önce kitabı yazan berthe georges gaulis hakkında birkaç açıklama yapmanın kitap ve içeriği hakkında yararlı olacağını düşünüyorum. 1870 yılında dünyaya gelen berthe elise josephine dussaud, gazeteci georges gaulis ile evlenir ve eşinin işi sebebiyle istanbula gelir. balkan savaşları sırasında eşi georges gaulis vefat ettikten sonra küçük yaştaki kızı ile istanbulda tek başına kalan berthe ''berthe georges gaulis'' adını kullanarak eşinin gazetesinde gazeteci olarak çalışmaya başlar. ilerleyen süreçte çıkan I. dünya savaşında osmanlı ve fransa birbirine hasım iki devlet olduğu için berthe georges gaulis istanbuldan ayrılır. I. dünya savaşı bittikten sonra eylül 1919da romanyanın köstence limanı üzerinden içerisinde istanbulda karanlık işler yapmak isteyenlerin ağırlıkta olduğu bir gemiye biner ve tekrar gazeteci olarak istanbula ayak basar. berthe georges gaulis, burada tevfik rüştü aras ile yaptığı birkaç görüşme sonrası anadoluya geçer. kitabın içeriği de bu tarihten itibaren anadoluda gerçekleşen olaylar hakkındadır. 1921/2 tarihinde fransada yayınlanan bu kitap yayınlandıktan altmış sene sonra Atatürk'ün yüzüncü doğum yılı sebebiyle
Şevket Rado
Şevket Rado
tarafından türkçeye çevrilip türk okuyucularına sunulur. üstte de belirttiğim gibi kitap 1919 eylülü ile 1921 ağustosu arasında anadoluda gerçekleşen politik, toplumsal, askeri olayları yazarı berthe georges gaulisin gözünden/kaleminden anlatır. berthe georges anadoluda bulunduğu süre içerisinde istanbulun işgaline, işgalci yunan ordusunun batı anadoluda yaptığı katliamlara, inönü muharebelerine, casus mustafa sagirin yargılanıp asılmasına şahit olmuştur. berthe georges gaulisin yazdığı kitaba ve içeriğine devam etmeden önce berthe georges gaulise tekrar dönmekte fayda var, zira onun kitapta yazdıkları, düşünceleri kendisi hakkında iddia edilenlerle düşünüldüğünde farklı bir mahiyete de bürünebilir diye düşünüyorum. berthe georges gaulisin I. dünya savaşını kaybeden osmanlı istanbuluna/anadolusuna fransa tarafından ajan olarak gönderildiği düşüncesi de mevcut. bu düşünceyi kuvvetlendiren sebep olarak ise berthenin 1917de savaş bakanı olarak görev yapıp devamında fasa sömürge ordusu komutanı olarak gönderilen mareşal hubert lyauteye yazdığı mektuplar gösterilir. berthenin mektuplarında önemli gördüğü hususları mareşal hubert lyaute dönemin fransa başbakanı georges leyguese aktarır. dönemin fransız diplomat ve devlet adamlarının bu tarz casusluk işlerine girme nedenleri ise anadoluda kuvayi milliyenin kazandığı başarılar ile yıldızı parlayan ankara hükümeti ve Mustafa Kemal ile geleceğe yönelik iyi ilişkiler kurmak ve kendisini aldatan müttefiki ingiltereye karşı fransanın elini kuvvetlendirmek istemesidir. I. dünya savaşına müttefik iki devlet olarak giren ingiltere ve fransanın arası savaş sonrası açılmıştır. ingiltere doğuyu sömürmek için müttefiki fransanın çıkarlarını görmezden gelip doğuda kendisini merkeze alan politika gütmüş stratejilerini ise bu politika üzerine temellendirmiştir. işte dönemin fransız diplomat ve devlet adamları kendisine karşı bu oyunu oynayan ingiltereye karşı ingilterenin düşmanı olan ankara hükümeti ve Mustafa Kemal'e, ''düşmanımın düşmanı benim dostumdur.'' düşüncesi ile casuslar/gazeteciler aracılığı ile yanaşıp ingilterenin doğuda bir numaralı güç olmasını engellemeye çalışmışlardır. ankara hükümeti ve Mustafa Kemal de kendilerine bu şekilde yaklaşan fransaya aynı düşünceyle -düşmanımın düşmanı benim dostumdur.- yaklaşmışlardır. tekrar berthe georges gaulisin kitabına dönelim, yazar kitapta ingiltere ve fransa arasındaki bu husumete sık sık vurgu yapar. #222602779 #222610023 #222610166 #222650252 yazarın fransaya karşı ingilterenin yaptıklarından sebep ingilizlere deyim yerindeyse bilenmesini Mustafa Kemal değerlendirme fırsatını kaçırmaz. Mustafa Kemal anadoluya geçen berthe georges gaulis ile önce ali fuat (cebesoy) paşanın eskişehir civarında buluşmasını sağlar. ali fuat burada bertheye yunanın yakıp yıktığı köyleri, yaptığı katliamları gösterir ve bertheden bu olaylardan gazetelerde bahsetmesini, türklerin anavatanında yaşama hakkının olduğunu yunan eliyle ingilizin yaptığı bu vahşetlerin kendilerini durduramayacağını anlatır. daha sonra konyaya geçen berthe georges gaulis burada da refet (bele) paşa ile buluşturulur ve kendisine; ''biz türküz, vatanseveriz ve yaşamak hakkını elde etmek istiyoruz.'' diyen refet paşa bu sözlerinin berthenin gazetesinde yayınlanmasını ister. ayrıca bertheye konyada yapılan katliamlar da gösterilir. bunlara ek olarak refet paşa kilikyanın fransa tarafından işgal edilmesinin ingiltere tarafından kabul edildiğinden haberlerinin olduğunu bertheye söyler ve bertheye kilikya bölgesinden ve adanadan da vazgeçmeyeceklerini bunu hem kendisinin hem fransanın aklında tutmasını söyler. berthe daha sonra II. inönü zaferi sonrasında nisan 1921de yaveri aracılığı ile ismet inönü ile görüşür. inönü burada bertheye cepheyi ve savaşın sonuçlarını gösterip türkün davasında ne derece haklı olduğunu berthenin görmesini ister. ve en sonunda berthe ankaraya geçip Mustafa Kemal ile görüşür. berthe burada yakalanan ingiliz casusunun kalabalık halkın karşısında yargılanmasını ve cezalandırılmasını da izler. (kendisi bir casus ise Mustafa Kemal'in kendisine bu şekilde gözdağı verdiğini düşünenler de var.) berthe georges gaulisin bu kitabında bence üzerinde durulması gereken konulardan bir tanesi kendisinin halifelik konusunda dedikleri. zira kendisi ingilterenin istanbulda tarafına çektiği osmanlı politikacılarını kullanarak halifeliğin devam etmesini istediğini, ingilterenin halifeliğin kaldırılmasına karşı olduğundan bahseder. #222645516 #222636653 (ankara hükümetinin halifeliği kaldırmasından bir hafta önce berthe georges gaulis fas sömürge ordusu komutanı mareşal hubert lyauteye ankara hükümetinin halifeliği kaldırmayı düşündüğünü yazar. bunu yazmasındaki amaç kuzey afrikada ağırlıklı müslümanların olduğu sömürge bölgesinde halifeliğin kalkmasından rahatsız olan müslümanların ayaklanma ihtimaline karşı önlem alınması için değil, fransızların bölgedeki müslüman halka aynı şekilde iyi niyetle davranmalarını devam etmesi içindir. zira berthe sömürgeler konusunda ingiltere ile fransanın tekrardan birbirine düşmesinden çekinir.) bu konunun yanında berthe georges gaulis işgal istanbulunu, işgal istanbulunda ingiliz muhipleri cemiyeti ve ajanlar ile halkın nasıl satın alınıp milliyetçi türklere karşı kullanıldığını da anlatır. #222609860 kitap biraz dikkatli okunduğunda yazarın fransayı masum, ingilizi ise gerçekleşen hemen her olayın sorumlusu olarak göstermeye çalıştığı da görülüyor. yazar/gazeteci/casus(?) berthe george gaulis hangi statüde olursa olsun ankara hükümeti ve Mustafa Kemal kendisinden ve mensup olduğu devletin ingilizlere karşı düşmanlığından yararlanmasını bilmiştir. ankara hükümeti ve fransa arasında yapılan görüşmeler sonrası ankara anlaşması (20 ekim 1921) imzalanmıştır. fransayı bu anlaşmayı imzalamaya mecbur eden sebeplerden birisi de 22 ağustos - 13 eylül 1921 tarihleri arasında gerçekleşen sakarya meydan muharebesini türk ordusunun kazanmasıdır. daha sakarya savaşı devam ederken Mustafa Kemal bertheye 5 eylül 1921de şöyle demiştir; #222599302 ankara anlaşması sonrası fransızlara karşı olan güney cephesi kapanmış buradaki araç gereç malzeme ve silahlar büyük taarruzda kullanılmak üzere batıya taşınmıştır. son olarak kitapta bahsedilenlerin kitabın adıyla pek de alakalı olmadığı düşünülse de yazar I. dünya savaşı sonrası anadolu işgalinde gerek halkın gerekse ordunun türk milliyetçiliğine yönelme nedenleri üzerine de eğilip kendince bunların nedenlerinden bahsetmiştir. ek: mega.nz/file/xAgmkKZb#R...
Kurtuluş Savaşı Sırasında Türk Milliyetçiliği
Kurtuluş Savaşı Sırasında Türk MilliyetçiliğiBerthe G. Gaulis · Kastaş · 198119 okunma
·
236 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.