Çaresizlik mevzisine mıhlanmış gibiyim. Uyuyorum, uyanıyorum arada kalan zamanın adı “ölüm”, "şehadet" ve “soykırım” oluyor. Birkaç çeşit ölümler tanıdım. Şehadet parmağıyla konuşan, geride kalan suskunluklara şahit olan ölümler. Kalan göçenlere ağlıyor, göçen kalanlara.
Katledenlerin damağına şerbet çalanları, “insan” olarak