Palahniuk'un vermek istediği bir mesaj olduğu aşikar. Fakat kullandığı dil, anlatım tarzı bu defa ucuz seks romanları seviyesinde kalmış. Daha önce okuduğum kitaplarında sıklıkla karşıma çıkan aforizma temelli; vurucu ifadelerle dikkati çekme ve okurun ilgisini artırma şeklindeki tarzı; bu kitapta yoktu. Gündelik konuşmalardaki yapaylık, bilim kurguya kaçan konunun temelsizliği ve abartı yüklü olması; üstelik karakterlerin muğlaklığı kitabı bitirmeyi zorlaştırdı benim için.
Ayrıca Palahniuk'un etrafında pek çok "danışman"dan oluşan kadrosuyla kitapları bir nevi "beyin fırtınası" şeklinde yazdığını öğrendiğimden beri kendisine karşı biraz soğudum diyebilirim.