Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Japonya'da öğrenciler her dersten sonra. "Öğrettikleriniz için teşekkürler," diyerek öğretmenin önünde saygıyla eğilirler. Öğretmen sınıfa girdiğinde zorla, yarım olarak kalkan hatta hiç kalkmaya tenezzül etmeyen öğrenciler var. Bu neyle ilgili? Sevgili Peygamberimiz (sav), öğretmenleri "gıpta edilecek" kişiler olarak gösterir ve "Ben bir öğretmen olarak gönderildim," derdi. İslam tarihinde öğretmenin hakkı "baba hakkı" ile bir tutulmuştur. Büyük ilim insanı Ebu Hanife Hazretleri kimi zaman şöyle derdi: "Hocamın eviyle benim evimin arasında yedi sokak olmasına rağmen hocamin evine dogru ayağımı hiç uzatmadım." Şu inanılmaz saygıya bakar misiniz? Şöhreti doğudan batiya uzanan. "hocaların hocası" ve "yeryüzünün en bilgili şahsiyeti" unvanıyla onurlandırılan, "Gözler ondan önce böyle bir âlim görmedikleri gibi, ondan sonra da böyle bir âlimi göremeyeceklerdir." cümleleriyle takdir edilen el-Cuveyni 1085'te vefat ettiğinde ögrencileri o kadar üzülmüştü ki derse konsantre olamadıklarından Nizamiye Medresesi bir yıl tatil edilmişti! Şu sevgiye saygıya bakar mısınız? İnanılmaz değil mi? Ya şu örneğe ne demeli? Çinileri günümüzde birçok yerde yaşamaya devam eden, Milli Mücadele döneminde Yunan işkencesiyle hayatını kaybeden Mehmet Emin Efendi, kendisine çini sanatını öğreten hocası Mehmet Hilmi Efendi'ye saygısından dolayı eserlerine kendi adını yazmıyor ve "Mehmet Hilmi Efendi'nin Öğrencisi" diye imza atıyor- du." Saygının, vefanın, minnetin tanımı budur işte.
·
88 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.