Adamın biri; avlanmanın son derece yasak olduğu, yakalanınca çok yüklü para cezalarının uygulandığı milli parkta, göl kenarında, kucağında kocaman bir balık ile parkın polis müdürüne yakalanmış. Polis müdürü, "Avlanma izniniz var mı?" diye sormuş adama. Gayet sakin bir tavırla "Yok!" demiş adam ve şöyle eklemiş: Ayrıca gerek de yok! Çünkü bu balığı ben evimde besliyorum. Her gün buraya gelip gölde bir müddet yüzdürüyorum. Islık çalıyorum dönüp geliyor, alıp eve götürüyorum. "Tamamen palavra!" demiş polis müdürü ve şöyle devam etmiş: Balıklar bu dediğinizi asla yapamaz. Elinizdeki suç delili bu balıkla birlikte, sizi şimdi hakim karşısına çıkartmak zorundayım.
Adam: İnanın bu gerçek efendim! İsterseniz göstereyim.
Polis müdürü: Tamam lan, haydi göreyim bakalım!
Adam, balığı gölün derin sularına bırakmış, aradan birkaç dakika geçmiş ve aralarında şu konuşma geçmiş:
Polis müdürü: Evet!
Adam: Evet, ne?
Polis müdürü: Ne zaman geri çağıracaksın?
Adam: Neyi?
Polis müdürü: Neyi olacak, balığı...
Adam: Hangi balığı!..