“Çölün eski pagan gelenekleriyle Yahudi ve Hıristiyan inanışlarının karıştığı, kervanların uğrak yeri olan Arabistan’ın iki şehrinin meydana getirdiği kültürel kaynaşma potasında, yeni bir tektanrıcılık sentezi ortaya çıktı: İslamiyet. Bu inanç, Arap Çölü’nün tüccarlarıyla göçebe kabilelerini bir araya getirerek onları, birkaç yıllık bir askerî seferin sonucunda antik Doğu Roma ve Pers imparatorluklarını devirmeye muktedir devrimci bir kudrete dönüştürdü. Bu fetihçiler, Arabistan’ın diliyle dinini, antik çağlardan miras alınmış şehirler, teknikler, ilimler ve sanatlarla kaynaştıracak yeni bir uygarlık kuracaklardı. “