Yeşilçam filmi tadında, acı ve kederin yoğun olduğu bir hikayeydi. Yanımda annem olmasa ağlayacaktım. İstanbul ve Anadolu güzel bir şekilde işlenmişti. Hikaye çok akıcıydı. Mustafa Kutlu’nun okuduğum hikayeleri içinde bu hikaye daha düz bir hikayeydi. Farklı kelime veya terimler çok yoktu.(Olmasını seviyorum) Makam ve türk sanat musikisi örneklerini tek tek yazmış.Hepsini dinlemedim tabi. Ama yazması kitaba bir hava katmıştı… Kader konusu işlenmiş biraz da. Kemancı Kenan’a üzülsem de en çok Sadullah’a üzüldüm… Ah be Semiramis ne suçu vardı ki yavrucağın!