Yaşadığı cinsel şiddet sonrası travmayı aşamayan bir kız çocuğu ve kurbanlarını kadın ve çocuklardan seçen seri katil Yorkshire Kasabı merkez alınarak yazılmış feminist bir grafik roman. Bir yanda daha 10 yaşındayken yaşadığı istismarı kendi içinde hazmetmeye çalışan Una var. Kendi bedeninde bile güvende hissedemeyen, nefes almakta zorlanan, suçluluk ve eksiklik duygusuyla çırpınan bir kız çocuğu. Onun bu travmayla nasıl büyüdüğüne bakıyoruz. Konuşamamanın, anlatamamanın yükünü omuzluyoruz birlikte. Diğer yanda dönemin gazetelerinde çıkan haberler..Eninde sonunda kadını suçlu erkeği haklı çıkaran bakış açısını, kalıplaşmış genellemeleri, sistemin işleyişini öyle güzel anlatmış ki. “Şiddet suçlarının sebeplerine dair bir çok teori var. Bunlar arasında en öne çıkan başkalarının istismarına uğrayan kişilerin hayatlarının sonraki evrelerinde başkalarına zarar verdiğini öne sürer. Şiddet ve cinsel saldırı faillerinin ezici çoğunluğu erkeklerse ve bu erkeklerin gerek çocukken gerek yetişkinlikte zarar verdiği kişilerin önemli bir kısmı kadınsa, o halde… Şimdiye kadar etrafımızın yırtıcı dişilerle çevrili olması gerekmez miydi? Mesele başka olmalı.” De mi ama? Hem çizimlerini, hem de hikayeyi anlatış biçimini sevdim. Ama sevmekten daha fazlası, çok etkilendim. Benzer travmalarla içten içe savrulan ne çok insan var etrafımızda. Onları biraz olsun anlayabilmek için, gerektiğinde yardımcı olabilmek için keşke herkes okusa.

AramızdaUna · Desen Yayınları · 201938 okunma

·

631 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.