Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

404 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
Bu zamana kadar savaşlara dair bildiğimiz her şeyi hep erkeklerin gözünden izlemişiz, hep erkeklerin sesinden dinlemişiz. Anlatılan hep erkek hikayeleri, erkeklerin kahramanlıkları… Bu kitabı okuyana kadar benim de dikkatimi hiç çekmeyen bir durumdu bu. Yazar; ikinci dünya savaşına katılan kadın piyadelerin, sıhhiyecilerin, keskin nişancıların, çamaşırcıların, cerrahların, pilotların, keşif erlerinin hikayesini, savaşta “kadın olmanın” ne demek olduğunu anlatıyor. Sovyetlerin dört bir yanını dolaşarak savaşa katılmış kadınların hikayelerini derleyip, bu cesur kadınların öykülerinin unutulmaması için yazarımız epey emek harcamış… Kitapta savaşa katılan bir kadının dediği gibi “oysa bunların bir şekilde aktarılması, kalması lazım… çığlığımız bu dünyanın bir yerinde kalmalı… feryadımız.” Kadın diyorum ama savaşa katılan kızların yaşı 14 ile 18 yaşları arasında, içlerinde doktor olanlar biraz daha büyük, hepsi o kadar… 2. dünya savaşının üzerinden 30-40 yıl geçtikten sonra savaşa katılmış olan, kahraman olarak kutsanan, alkışlanan, gurur duyulan kadınlara savaş bittikten sonra hiç öyle bakılmadığını öğrenmek çok şaşırtıcı. Hiçbir zorlama, baskı olmadan yalnızca ülkelerini savunmak için savaşa katılan genç kızlara savaştan sonra “hafif kadın” muamelesi yapılması, “erkeklerin içinde bulundun, seni artık alan olmaz, bu evden git diyen annelerin” olması, savaşa katılan gencecik kızlara kötü gözle bakılması akıl alır gibi değil. Hep dediğim gibi; toplumlar, ülkeler, kültürler, tarihler değişiyor ama cehalet hiç değişmiyor, her coğrafyada aynı… Sözün özü 2015 Nobel edebiyat ödüllü yazarımızın 30-40 yıla yayılan araştırmalarının ürünü olan, savaşa dair savaşa katılan gencecik kızların hikayelerinin anlatıldığı bu kitabı okuyun. Mutlaka okuyun.
Kadın Yok Savaşın Yüzünde
Kadın Yok Savaşın YüzündeSvetlana Aleksiyeviç · Kafka Yayınları · 20161,056 okunma
·
34 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.