Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

626 syf.
10/10 puan verdi
Son zamanlarda kitap okuyacak vakit yaratamıyorum. Bana sırtlarını dönmelerine bir arpacık mesafe kalmış. Yanlarına gitmiyorum, hatırlarını sormuyorum. Benimle geziyorlar ama tek bir temas olmadan raflarına dönüyorlar günün akşamında. İşte böyle zamanlardan birinde almıştım elime bu kitabı. Jane Eyre bir İngiliz romanı okuduğumu iliklerime kadar hissettirdi. Davranışlar, sosyal çevre, ilişki dinamikleri... Her şeyiyle bir İngiliz romanıydı. Karakterlere küçük bir bakış atıp ana karakterimiz Jane'e giriş yapacağım. Mrs. Reed karakteri beklediğim her şeyi verdi bana. Kendi günlük yaşantımızda da hiç memnun olmayan, hoşgörüsü yerlerde, son anlarında bile pişman olmayan birilerini görürüz. Mrs. Reed hiç değişmeyerek, kocasının yeğenine küçücük bir sevgi bile göstermeyerek benim takdirimi kazanan karakterlerden. Gerçekçiliği seviyorum. Jane'in karşısına çıkan Ms. Temple, Bessie, Helen ve Mrs. Fairfax gibi karakterlerin iyi kötü tüm özellikleri muazzam bir hoşgörü ile Jane tarafından kabul edildiğinde yüzümde gülücükler açtı. Hepsi birbirinden bambaşka olsa da Jane için önemli olan da aslında buydu. Bu insanların farklılıkları onları ilginç yapıyordu. Mr. Rochester ile baştan sonra ilişkisine değinirsem, sağlam başladığını ve küçük kusurlar olsa da iyi bir binaya sahip olduğunu söyleyebilirim. Eski zamanların romantizmine mal ediyorum Rochester'ın oyunlarını. Tıpkı Gurur ve Önyargı'da Darcy'nin kendisini açıklaması gibi Rochester'ın da açıklamaları kendisi tarafından tutarlıydı. Gerçek hayat ile uyumlu hikayeleri daha çok sevdiğimden bu tür romanlar bende peri masalı hissi uyandırıyor. Jane'e gelecek olursam, düşünce ve tavır yönünden kendime benzettiğim nadir karakterlerden birisi oldu. Bazen "ben olsam böyle derdim" diye düşündüğümde karakterin de benzer bir tepki verdiğini gördüm. Kitabı beğenmemin en büyük nedeni bu olabilir. Çoğu zaman da Jane gibi olmak istedim. Benden daha olgun davrandığını gördüğümde ona büyük bir saygı duydum. Kendisi için en iyi hayatı seçme isteği, özgürlük için savaşması benim yaşam felsefemle tam bir uyum içerisinde. Jane bunu başardı. Bazı kırıklar olsa da tamir edebildi inşa ettiği evi. Zaten dünyadan kusursuzu istemek yağmurun altında kibrit yakmak ile aynı şey. Boş bir çaba. Bu yüzden kırıkları ile sevmeliyiz hayatı. Olduğu gibi kabul etmeliyiz. Mutluluk çoğu zaman çevreden gelmez. Kendimiz yaratmalıyız. İş bize düşüyor.
Jane Eyre
Jane EyreCharlotte Brontë · Can Yayınları · 202031,1bin okunma
·
25 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.