Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

176 syf.
5/10 puan verdi
GECE BEKÇİSİNİN RÜYASI-KİTAP YORUMU :Saat on… “Karanlık. Kayboldum… Kayboldun…” “Çok bekledim seni.” “Biliyorum… Ya ben… Bilsen… Ben ne kadar bekledim.” Bitti. Arkası yarın… Ben bir radyoyum. Şimdi Haberler. (s.9) Enver Aysever’in son kitabı: “gece bekçisinin rüyası” nı bitireli biraz oldu ..Hatta Temmuz ayının ilk kitabıydı.Kitapla ilgili ne yazacağım inanın bilmiyordum.Aklımı biraz toplayıp, kitabı sindirmek istedim doğrusu.Öncelikle şunu belirtmek isterim ki kitabın anlatım tarzı okuduğumuz romanlardan biraz farklı...Fakat kitabın olay örgüsüne,kurgusuna yakışmış doğrusu.Dile gelmiş bir radyonun söylediği vurucu cümlelerle başlayan kitap, konuşmayı unutan bir kadının garip hikayesiyle devam ediyor.Karakter bakımından da zengin.. doktorumuz, doktorumuzun asistanı, onun sevdiği adam.. var.. hepsi birbiriyle iç içe...Kitabımızda psikoloji , politika ve toplumsal olayların harmanlanmış halinin edebi olarak anlatıldığını da görüyoruz. Romanı anlamak için ülkemizde yaşanan olayları, siyaseti ve yakın tarihi bilmek sanki birazcık şart gibi..Bu yüzden beğendim mi? beğenmedim mi? inanın bilmiyorum.Siyasetten de anlamıyorum ama yazarın kendisini çok seviyorum...Keyifle okuyun... “Bir masal sanacaksın anlattıklarımı ama söyleyeyim… Sana, İstanbul’a, gökyüzüne, şiire sahip çıkmak için meydandaki parka çadır kurdu çocuklar. Bir bahar günü… Şarkılar eşliğinde yoksulluk yasaklandı önce, sonra cebinde ne var ne yok, yoksul sofrasına koydu çocuklar. Tam ağaçlar meyve vermeye başlayacaktı ki, elleri zehirli, yüzleri nefretle bezenmiş, dillerinde kan olan demir dişli adamlar saldırdı. Bir yangında kül oldu Taksim…” (s.119)
Gece Bekçisinin Rüyası
Gece Bekçisinin RüyasıEnver Aysever · Doğan Kitap · 2017115 okunma
·
58 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.