Gönderi

144 syf.
·
Puan vermedi
Spoiler içerebilir !!!
"Hükümdar ölümü kul ölümüne benzemez." Başlangıcı ve karakterleri ile ilk olarak tarihi bir roman izlenimi veren bu kitap aslında psikolojik bir konuyu ele alıyor. İtaat ve adanmışlığı saray ve politika çerçevesinde ele alan Livaneli ana karakteri Afrikalı bir köle olarak sunuyor. Çocukken memleketinden koparılmış , İstanbul'a getirilerek köle pazarına düşmüş hadım ağanın hikayesi altmışlı yaşlarında harem ağası olarak son buluyor. Padişahına sarsılmaz bir sadakatle bağlı ve bütün ömrünü adamış olan hadım ağa zaman zaman insanın bir otoriteye , hükümdara itaatini anlatırken zaman zamanda benliğine yeniden büründüğü kendi hikayesini düşünüp özgürlüğüne özlemini anlattığı anlarla karşımıza çıkıyor. Ana karakter kendi hikayesiyle saray ahalisiyle okura itaati , iktidar olmanın hırsını, benliğini unutturacak kadar büyük bir bağlılığı , köleliği , iktidar hırsının insanın gözünü nasıl kör ettiğini ve bu hırsın kadın , erkek , kul , köle, efendi ayırmadan nasıl da içine işlediğini anlatırken tarihi motifler de satır aralarında Osmanlı'ya dair detaylar sunuyor. Bir arka plan olarak kullanılan saray ve İstanbul o zamanın insanının yaşayışını , otoriteye ilgisini, saray içindeki işleyişi anlatıyor. Bitirdiğinizde iktidar olmanın insanı en vahşi güdülerini ortaya çıkararak nasıl bir avcıya dönüştürdüğüne şaşıracaksınız fakat benim ilgimi çeken bir diğer konu Afrikalı hadım ağanın hiçliğiyle yüzleşmesiydi. Hikayesiyle bize saray hakkında bildiklerimizin o kadar da göz kamaştırıcı olmadığını gösteriyor. Bildiklerimizi tekrar düşünmemize sebep oluyor.
Engereğin Gözü
Engereğin Gözü
Kitabı okuyacaklara keyifli okumalar diliyorum :))
Engereğin Gözü
Engereğin GözüZülfü Livaneli · İnkılâp Kitabevi · 202116,4bin okunma
·
12 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.