Kısa bir kitap olmasına aldanıp kısa sürede bitireceğimi düşündüm ama kitabı okurken çok fazla durup düşündüm. Yazarın hikayeyi anlatış biçimi çok sarmal bir şekilde ilerliyor. Tek nokta kaçırdığım zaman birkaç cümleyi başa dönüp okumak zorunda hissediyorum ve az önce anladığım anlamdan başka bir anlamla karşılaşabiliyorum. Bu da açıkcası okuma zevkini arttırıyor. Kitabı spoiler vermeden özetlemem gerekirse bir tiyatro sahnesinde hayatını anlatan bir adamın iç dünyasıyla tanışıyoruz. Sahnede yol arkadaşlarıyla birlikte yaptığı sorgulamaları görüyoruz. Okumanızın tadını kaçırmamak için iç olay örgülerini anlatmıyorum. Kitabın içinde farklı sanatsal öğelere atıflarda bulunduğu kısımlar da var. Bazılarını biliyordum bazılarını araştırıp yeni hikayelerle karşılaştım. Anladığım kadarıyla kitabın bölümleri, bölüm başlarında sözlerinden alıntılar yapılan kişilerin üsluplarını da barındırmaya çalışmış. Bu da ilgimi çeken, beğendiğim bir nokta oldu. Örneğin Picasso'dan alıntıyla başlayan bölüm Picasso'nun kübik ve dağınık resim çizme şeklini sadece o bölüm özelinde anlatım şekli olarak kullanmış. Genel hatlarıyla beğendiğim ve bolca altını çizip üzerine düşünme fırsatı bulduğum, unutunca tekrar okumak isteyeceğim türden bir kitap...

Psiko-TiyatroHüseyin Çağrı Topaloğlu · Kitap Yurdu Doğrudan Yayıncılık · 2023118 okunma

··

238 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Sevgi Ayşe Topkaya