Herkese selam. Uzun zamandır güzel kitaplar okuyordum ama bir nazar boncuğum oldu diyebilirim. Yayınevinin neden bu kitap için bir reklam çalışması yapmadığını da anlamış oldum. :D Bana göre gereksiz bir şekilde ağır ilerleyen bir kitaptı. İçerisinde yer alan ters köşeler ise beni pek heyecanlandırmadı. Beklentisiz okunursa sizi üzmeyecek bir kitap ama sanırım ben istemeden beklentiye girmişim. Haydi konusuna geçelim; Anne Wiley nam-ı diğer “kalp kız” bir hastanede ünlü ve çok başarılı bir cerrahtır. Ta ki ameliyat masasında bir hastasını ilk kez kaybedene kadar. Normalde hastalarının yüzüne ameliyattan önce asla bakmayan Anne, perdenin arkasındaki geçmişten gelen tanıdık yüzle karşı karşıya kalınca şok geçirir. Caleb Donaghy 'nin yüzü Anne 14 yaşındayken Lincoln Park'ta hayvanat bahçesine doğru yürüyen 9 yaşındaki kız kardeşi Melanie'yi hatırladığı bir anıya dönüşmeye başlar. Olayın iç yüzü acı bir gerçeğe açılan kapıdır. Öyle ki Anne, daha önce hiçbir hastasından bu denli nefret etmemiştir. Hastanenin ilk ölüm vakası olmamasına rağmen Anne'nin meslek hayatındaki ilk kaybı olması başsavcı yardımcılığına yeni atanan Paula Fuselier'in dikkatinden kaçmaz. Çünkü Paula'nın da Anne ile yarım kalmış bir hesabı vardır. Olayın peşini bırakmayan Paula, Anne'nin ölen hastasının kim olduğunu ortaya çıkardığında ikisi arasında bir kedi-fare oyunu başlayacaktır. Peki ilgili bir doktor, harika bir eş ve artık bir katil olan Anne, gerçek ortaya çıktığında kendini koruyabilecek güce sahip olacak mıdır? Herkese keyifli okumalar.