“Kim seçiyor acaba, hangi hayalin gerçek olacağını? O hayali kuran mı, yoksa o hayali kurduran mı?” Yeraltı edebiyatında sevdiğim yazarlardan biri olacak artık, Hakan Günday. Okuduğum ilk kitabı olmasına rağmen birçok duyguyu hissettirdi bana. Öncelikle yazarın Oğuz Atay aşığı olduğu aşikar :) Bunu sayfaları çevirdikçe daha iyi anlayacaksınız. Bu hikâye, Derda ve Derdâ’nın hikâyesi. Derdâ; Yatırca köyünde doğan, 11 yaşında zorla evlendirilip Londra’ya sürüklenen, beş yıl boyunca bir apartman dairesinde hapis kalan ve bir gece ansızın oradan kaçan küçük bir kız. Derda ise; On altı yaşında, üç cinayet işleyip iki kişiyi sakat bırakan, yirmi dört yıldır bir hücrede yaşayan, Oğuz Atay sevdalısı bir delikanlı. İki çocuğun ayrı yerlerde, korkunç hayatlar yaşayıp Oğuz Atay’ın mezarında yollarının kesişmesi basit bir tesadüf mü yoksa ortak bir paye mi? Üslup akıcı, duygu okuyucuya birebir aktarılmış ve toplumsal sorunlar üzerine konuşulmayı hak eden, yabana atılmayacak bir eser. Okuyacaklara keyifli okumalar.

AzHakan Günday · Doğan Kitap · 201921,4bin okunma

·

28 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Yıldız Çelikhası