Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

APTALLAR CENNETİNDE DÜŞÜNEBİLMEK ÜZERİNE;
Herhangi bir fikir, cemaat inancı, kutsalı ve ya saygı duyduğu bir düşünce sistemi olabilir. Fakat bu düşünüşe tanrısal boyutlar yükleyerek tapmak, zıt kutupların yaptığı yapıcı ve ilerici eleştiriyi kabullenemeyerek düşman kabul etmek, üzerine atılan her olumlu fikri “tanrının ve kutsal saydığının” arkasına gizlenerek hakaret sayıp aynı zamanda saygı beklemek, içerisinde bulunduğu dogmanın karanlığında mutlu olanlar: çağa ayak uyduramayıp atalarının ruhlarını yaşatırlar. Aynı zamanda ileri düşünenleri aşırı bulup lanetlerler. Her fikir belirli bir çağın aidiyetini üzerinde barındırır; Toplumsal yaşamın el verdiği şartlarda şekillenir, gelişir ve kendi kendisini sönümler. Hiçbir fikir tanrısal ve ya mutlak değildir, her fikir edindiğimiz pratikler kadar gelişir ve oluşur. Belirli bir çağa ait olan fikirlerin günümüzde insanların düşünüş tarzını belirlemesi; geleceğimizi bu fikirler ışığında şekillendirebilecek güce sahip olduğumuz anlamına gelmez. Bu sönümlemeyi gerçekleştirmenin en doğru yolu fikirleri, inançları hayatın rasyonel gerçekleri yapmamaktır. Zaten belirli bir aşamada hem toplumsal güçler, üretim ilişkileri, insanların ahlaki ve düşünüş değerleri, yaşam biçimleriyle zıtlığa düşecek, var olabilmek için faşizmin en karanlık yüzüne ihtiyaç duyacaktır. Kölelik çağında, sanayi devriminde ki ahlak mevcut değildir. Sanayi devrimiyle birlikte toplumsal yapıda köleci toplum yapısıyla aynı olamaz. Fikirler, maddi yaşamdan esinlenerek pratiğe dökülür. Metafiziğin her kesinliği aslında birer dogma, zihin yıkama ve mevcut kurumsallaşmanın devamını sağlamaktır. .
··
2 artı 1'leme
·
1.152 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.