Bir Stephen King hayranı olarak ustanın örnek aldığı yazarların başında gelen H.P. Lovecraft'ın okuduğum ilk kitabı. Bu yazarın da etkilendiği kişinin Poe olduğunu biliyorum. Poe'nun tüm hikayelerini okuduktan sonra artık Lovecraft da okumalıyım diye düşündüm ama doğru bir başlangıç mı yaptım emin değilim. Gotik korku edebiyatı her ne kadar ben bayılsam da herkese hitap eden bir alan değil. Bu nedenle ilgisini çekmeyenin okurken zevk alacağını sanmıyorum. Bu kitaplar okunurken yazıldığı yıllar göz önüne alınmalı mutlaka. Bana göre bu saydığım üç yazar da kendi döneminin en iyisidir. Kitap için yorumuma gelecek olursam, öncelikle şunu sormak isterim. Neden bu kapak? Kitabın sonunu neden kapağa basmak istersiniz ki? Okumaya başlamadan spoiler yedirtiyor. Bir sel felaketinden sonra ortaya çıkan esrarengiz cesetlerin bir anlamı bulunamamış. Kulaktan kulağa olağanüstü fikirler dolaşmakta. Bilim insanı Albert Wilmarth da bunlara inanmıyor ve bilimsel açıklamalar bulmaya uğraşıyor. Ancak onun gibi bir başka bilim insanı olan Akeley arasındaki mektuplaşmalarla birlikte başlangıçta bilime ters düştüğü için asla inanmadığı şeylere zamanla nasıl da kapıldığını görüyoruz. Dünya dışı varlıkların gerçek olduğunu öğreniyorlar. Ya da inanmaya başlıyorlar. Gizemli ve heyecanlı bir hikaye. Özellikle sonunu beğendiğimi belirtmeliyim. Sürükleyici bir hikaye olduğunu söyleyebilirim. Ancak bu türde okuyacağınız ilk kitapsa, olmasın.

Karanlıkta FısıldayanH. P. Lovecraft · İthaki Yayınları · 2020999 okunma

·

46 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Aylin