2. Dünya savaşı arifesinde, bir köyde hiçbir iş yapmadan mutlu bir şekilde yaşarken, Viyana’ya giderek bir iş öğrenmeye ve hayatını kazanmaya çalışan 17 yaşındaki bir gencin, iyi bir eğitmenin elinde yoğruluşu, ilk aşkı, cinselliği yaşaması, Freud’la etkileşimi ve en sonunda Nazilerin eline düşmeye götüren anti-Nazi eylemlerinin akıcı bir kalemle anlatımı.
Franz öyle bir gelişim gösteriyor ki patronu tütüncünün elinde, bazen bilgece denebilecek cümlelerle beni hayrete düşürdü..
Çok keyifle okudum.