Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Bir sabah durakta, İngilizce bilen genç, samimi bir adamla birlikte otobüs bekliyordum. Köyde çalıştığını söyledi. Ne üzerine çalıştığını sordum, "Ankara Üniversitesi'ndenim, araştırma yapıyorum, " diye karşılık verdi. İşte tam bana göre ilginç bir şey var diye düşündüm. "Ne hakkında?" İngilizce verdiği cevabın Türkçesi şöyle bir şeye denk geliyor: "Ben yapıyor araştırma penis balı hakkında." Penis balı mı, vay anasını, işte malum egitimimde bir boşluk daha! "Biliyorsunuz penisin balını, değil mi?" diye bir defa daha yokladı. "Ooo, tabi, tabi," dedim dünyevi olan her şeye vakıfmışım edasıyla. "Türkiye'nin bu bölge penis balı meşhur çok," diye devam etti. Gereksiz gevezelik etmemek için "Tabi ki, tabi ki," diye tekrarlayabildim. Böyle bir şey olamaz diye düşündüm; ya ben aklımı kaçırıyordum, ya da o zaten kaçığın tekiydi. Tanrı'ya şükür otobüs görünmüştü, ama rampadan aşağı inip durağa kadar gelmesi sanki yıllar sürdü. Buna daha fazla dayanamacaktım. Otobüs durduğunda hemen basamağa yönelince arkamdan "Tabi aslında sadece penis değil..." dedi. "Tanrım beni kurtar!" diye dua ediyordum içimden, devam etti. "Penis Brutia balı..." Kendimi bir koltuğa atarken birden bütünüyle aydınlanmıştım. Genç adam penis derken aslında, "pinus"u kastediyordu; çamın latincesini yani. "Pinus Brutia" da meşhur kızılçam oluyor...
·
25 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.