Mülkten daha çok insanları tiranın gaddarlığına kul eden bir şey olmadığını, onun için bağımsızlık kadar ölüm cezasını hak eden bir suç olmadığını, sadece zenginliği sevdiğini ve sadece zenginleri bozguna uğrattığını görüyorlar, yine de dolgun ve alık olarak ona gidiyorlar; iştahını kabartırcasına kasabın önüne çıkar gibi, ona gidiyorlar. Gözdeleri tiranın etrafında çok mal mülk kazanmış olan kadar, bir süre mal mülk biriktirip ardından mallarını ve canlarını kaybedenleri de hatırlamaları gerekir; başkalarının ne kadar zenginlik kazandıkları değil, bunlar arasında ne kadarının bunları koruyabildiği akıllarına gelmeli.