ABD'nin yasa dışı eylemleri hakkında detaylı bilgilere sahip olan İsrail'in, bildiklerini dünya kamuoyuna açıklama tehdidini gerçekleştirmesi faalinde, bu süper güce hem dostları, hem de düşmanları nezdinde büyük zararlar vereceği yadsınamaz… CİA İsrail işbirliğine bir diğer örnek ise, 60'lı yıllardan sonra Ortadoğu'da etkinliği azalan CİA'nın işlevini İsrail'e devretmesidir. Aynı durum daha sonraları Afrika'da da yaşanmıştır. Siyonist devlet izlediği şantaj politikası uyarınca, ortaya çıkan sonuçlardan elbetteki azami ölçüde yararlanmaya çalışacaktır. 60'lı yıllarda İsrail gizli servisinin üstlendiği önemli görevlerden biri de, Ortadoğu ve Akdeniz bölgesindeki Sovyet etkinliklerine değin bilgileri toplayıp müttefikine aktarmaktı. Eveland ABD'nin İsrail kaynaklı raporlara bağımlılığını, bir kümesin bekçiliğinin tilkiye verilmesine benzetmektedir. Gerçekte İsrail, müttefikine çarpıtılmış veya tümüyle hayat ürünü bilgiler aktarmaktaydı. Böylece ABD başkanı ve temsilciler meclisinin Sovyetler Birliği korkusundan yararlanarak, İsrail'in anti arap saldırı politikasına yeşil ışık yakması sağlanmaya çalışılıyordu. İsrail'in ne denli başarılı bir taktik uyguladığı, ABD ve Nato zirvesinin Akdeniz bölgesindeki - özellikle İtalya ve Yunanistan'da demokratikleştirme eğilimlerini bastırmaya yönelmesinden de anlaşılmaktadır. 60'lı yılların ortasındaki ABD-İsrail ittifakı, Amerika'nın bölgedeki stratejik çıkarlarını tehdit eden 'kızıl tehlike'yi ortadan kaldırmaya yönelmişti. Düzmece raporlarına inanırlık kazandırmak amacıyla Holocaust kompleksini bir yana iten İsrail, Mısır'daki Bonn gizli servis başkanı General Gehlen komutasındaki bir grup neonazi ile işbirliğine girdi. Bu operasyonu Tel Aviv adına "Lavon olayı"nın 'baş mimarı' olarak tanınan Perez'in yönettiği bilinmektedir. O dönemde İsrail Savunma Bakanı olan Perez, bugün Siyonist İşçi Partisinin beyni durumundadır. Sovyetler Birliği'nin amaçları konusundaki benzer veriler Washington'a Şam'dan da gönderilmekteydi. Bu görevi üstlenen İsrail ajanı Eli Cohen (Mısır doğumlu) o dönemin aşırı sağcı Suriye yönetiminde üst düzeyde yer almaktaydı. 1964'de İtalyan ordusu ve gizli servisinin (SIFAR) yeni ortasol hükümeti devirip, NATO destekli sağcı bir askeri diktatörlük kurma hazırlıklarının arka planını İsrail'in verdiği bu raporlar oluşturmaktadır. Söz konusu girişim son anda engellenmiştir. İsrail'in Kahire ve Şam'daki hücreleri 1965'de yok edildiğinde, 1967 olaylarını hazırlamak üzere yeni bir mekanizma harekete geçirildi; 21 Nisan'da Yunan askeri darbesi ve Mısır, Suriye, Ürdün üçlüsüne karşı Haziran savaşı. Tito'nun da o zamanlar saptadığı gibi bu iki olay arasında açık bir ilişki vardı. Baba G. Papandreu'nun ılımlı sosyal demokrat partisinin yaklaşan seçim zaferi yabancı ispiyoncular tarafından ülkede "kızılların egemenliği" olarak sunulmuştu. Bu tutumun arkasında oğul Papandreu'nun, dahiyane bir şekilde "Sovyetler Birliğinin kuklası" olarak lanse edilen") Nasır ve diğer milliyetçi Arap liderleri ile kurduğu yakın ilişkiler yatıyordu. Darbe nedeniyle bölgedeki gerilimler keskinleştiğinde (Dayan o sırada "tesadüfen" Atina'da bulunuyordu), İsrail açısından Mısır'a saldırma yolu da açılmış oluyordu. Washington bir kez daha Nasır'ı devirme fırsatı yakalamıştı; ancak bu defa yanında siyonist devlet dışında bir müttefiki yoktu. Gerçeklerin gün ışığına çıkması için yine yıllar geçmesi gerekecekti. Bu gün artık birbirinden çok farklı kaynaklar CİA karşı istihbarat şefi James Angleton ile o sıralar ABD'de elçilik görevini devralmış olan "Lavon olayının" eski tezgahçılarından Efraim Evron'un mükemmel bir işbirliği" gerçekleştirdiği konusunda birleşmektedir. Siyonizm yanlısı bir yazara göre: "Tarihte hiçbir savaş bu ölçüde gizli servislerin kontrolü altında gerçekleşmemiştir. 1987 savaşı gerçekte CIA ve İsrail gizli servisinin ortak girişimlerinin ürünüydü" (Richard Deacon: The Israeli Secret Service, Londra 1977). O sıralar İsrail gizli servisini yöneten General Meir Amit, savaş konusunda Johnson'un Savunma Bakanı Robert Mac Namara'dan bizzat onay aldığına dair güvence veriyordu.
Sayfa 108 - Belge YayınlarıKitabı okudu
49 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.