Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

331 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Biz zaten kördük.. Gördüğü halde görmeyen körler..
Toplumsal yaşamın nasıl bir vahşete dönüşebileceğini müthiş bir incelikle gözler önüne sererken, insana dair son umut kırıntısını da bir kadının tek başına örgütlediği dayanışma ve direnişin adıdır KÖRLÜK.. Eminim ki Hayvan Çiftliği adlı kitabı severek okumuşsunuzdur.. Bana göre Körlük Hayvan Çiftliği kitabının biraz daha geniş anlatımından ibaret. Bu iki kitabın kurguları farklı olsa da  verilmek istenen mesaj açısından birbirlerine eşdeğerdir. Körlük isimli bu eşsiz eser, yeşil ışık yanarken trafiğin ilerlememesi sonucu başlayan bir dizi olayı anlatmaktadır. Yolun ortasındaki araç ilerlemediği için öfkelenen sürücüler arabanın yanına yaklaştıklarında asıl gerçeği öğrenirler “sürücü kör olmuştur.” Birinin yardımıyla eve giden ilk kör ve onu eve bıraktıktan sonra arabasını çalan oto hırsızı genç adam da artık kör olmuştur. Silsile halinde devam eden bu körlük süreci körün doktora gitmesi ve doktorunda akşama kör olmasıyla başlar. Ancak doktorun karısına körlük bulaşmaz. Bunun haricinde körlük sürecinde birbiriyle iltimas halinde olan hemen hemen herkes kör olmaya başlamıştır tabii doktorun karısı hariç. Ancak bu körlük simsiyah bir gerçekliğe değil süt gibi bir beyazlık içerisinde gerçekleşmektedir. Ülkede epey ses getiren bu duruma önlem almak için boş bir akıl hastanesine kör olanlar ve kör olması muhtemel insanlar yerleştirilir doktorun karısı da eşini bırakmak istemediği için kör oldum diyerek içeri girer ve olanları onun ağzından dinlemeye başlarız. Dışarıda askerler ellerinde tüfekle! İçeridekilerin güvenliğini sağlamakta ancak olaylar hiç de görüldüğü gibi gerçekleşmemektedir. Bana göre Körlük kitabını farklı ve özel kılan yanı kuşkusuz ki kitapta yer alan karakterlerimizin isimlerinin olmayışıdır. İlk kör, oto hırsızı, koyu renk gözlüklü genç kız, şaşı çocuk, doktor, doktorun karısı… Jose Saramago nun Körlük kitabında vermek istediği mesaj bence körlükten çok daha öte bir anlamdır. Çünkü neden kör olduk diye düşünmekten ziyade aslında kör müyüz, gören körler miyiz diye sorgulatıyor kitap bizlere. İçinde bulunduğumuz sisteme belki bir eleştiri mahiyetinde. Çünkü körlük de kendine yeni bir düzen yaratmanın peşinde.  Çünkü sayılarının her geçen gün artması içeridekiler için artık yeni bir düzen anlamına gelmiştir. İhtiyaçların askerlerce sınırlı karşılanması yeteri kadar yiyeceğin olmaması, kötü kokular, ölüler, dışkılar… Kitabın devamında karantinaya alınan körlerin ardından tüm şehir kör olmaya başlar ve karakterlerimizin ikinci yaşamla ve kendileriyle savaşı dışarıda başlar. Yiyecekler talan edilmiş, su kaynakları bitmiş, şehirde kötü kokular artmış, evlerde barınacak ortam kalmamış ve daha nice sorunlar. Doktorun karısından dinlediğimiz bir de işin görme kısmı var ki hani herkes körken gördükleri karşısında kadının da kör olmayı isteyebileceği türden yaşananlar… Körlük hem sosyolojik hem de psikolojik açıdan çok sayıda dersler çıkartılacak nitelikte. Kitabı okurken altını çizeceğiniz çok fazla cümle var ve emin olun her cümleden çıkarılacak anlamlar çok derin. Kitapta yer alan diyalogların birbirinden ayrılmaması kitabın okunuşunu yavaşlatıyor olsa da kitabın sonuna dair duyulan merak kitabı elimizden düşüremeyişimizin en büyük sebebi.. İyi ki kitaplar var..
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022103,5bin okunma
·
233 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.