Saldırı tehlikesi altında bir ev, evde bir kadın, bir adam ve iki kız çocuğu. Adamın ensesinde bir kurşun, ağzında midesine uzanan bir boru, açık gözlerinde boşluk…Ve o boşluktan medet umma ile hesaplaşma arasında gidip gelen kadın. Zamanında içine hapsetmek zorunda kaldığı ne varsa o boşluğun içinden çıkıp vücut buluyor, onlar vücut buldukça erkeğin dökülen boyası kadının rengine can katmaya yetmese de nefes oluyor. İçim sıkışarak okudum her sayfasını…Atiq Rahimi’yi çok takdir ediyorum kadın gözünden bu kadar gerçekçi bakabildiği için. Fakat yine de bunu ne yazan ne de okuyan hiçbir erkeğin ne kadar üzülüp empati kursa da bir kadının kalp sıkışmasını anlayabileceğini düşünmüyorum. İnsan başına hiçbir zaman gelmeyecek bir şeyin ağırlığını tam olarak hissedemez. Bazı ezbere bildiğim şeylerin gerçekliğini son yıllarda daha yeni kafama dank etmişçesine idrak ediyorum. Atamın bize verdiği nimeti küçüklüğümden beri öğrenmiş olsam da onun varlığına rağmen bu ülkede de bunları yaşayan kadınlar mevcutken, o hiç olmasaydı bu kitabı okuyan değil de içindeki kadın olacağımın kesinliğiyle ciddi manada ürpererek ruhumun daralması taze sayılır. Minnetim sonsuz

Sabır TaşıAtiq Rahimi · Can Yayınları · 2023500 okunma

·

93 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Betül