Hay bin yekzan
Düşünme ve akıl yürütme ile beşer nereye varabilir ?
Alegorik şekilde yazılmış bu kitap bize bunu göstermekte. Yani verilmek istenen mesaj Simge ve imgelerle verilmiştir . İnsan kendi kendine gözlem deney ve akıl yürütme ile sadece doğayı gözlemleyerek düşünerek sorgulayarak dünyayı anlayabilir. Kitapta yer alan iki hikayenin isimleri aynı olsa da farklı yönleri vardır. Kitapta Absal ve Salaman diye bir öykü vardır bu öykü Yunancadır. Absal daha derin bir karakter Salaman ise daha yüzeysel düşünen bir karakterdir .İbn-i Tufeyl kıssa ve ayetler ile Hay adınaki karakterin yaşamını ve arayış hikayesini
anlatmakta. Ceylan ile büyüyen bu çocuk hayvanlardan farklı olduğunu algılamıştır . Çünkü hayvanlar bir şeyleri dürtüleriyle yaparken Hay iradesiyle yapmaktaydı .Ceylanla yedi yıl yaşamıştır yedi yıl sonunda ceylan ölmüştür. Hay sorular sora sora hakikate ulaşmaya çalışmış ve bunu kendince başarmıştır. Hay’ın akıl çıkarımları ,gözlemleri ,varsayımları onu hayvanlardan farklı kılmıştır . Yaratılan varsa yaratıcı da vardır. Bu düşünceyle sormuştur sorularını. Peki yaratıcıya nasıl yakın olacaktı? Hay burada tefekkülü öğreniyor. Beşer şeylere odaklanmak yerine hakikate ulaşmaya çalışıyor örneğin karnını hayatına devam edebilecek kadar doyuruyor . Asıl nimetin Allah’ın rızasını kazanmak olduğunu düşünüyor. Bu derin sorular ve arayışlar sonucunda insan bir çıkmaza girer ve bu mükemmel üzere bir yaratıcısının zorunlu olduğu kanısına varır. Varoluşu sorgulayan insan cisimlerle ilişki kura kuran Tanrı’yı bulup varoluş amacının Tanrı’ya kulluk olduğuna karar verir.