Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

724 syf.
·
Puan vermedi
·
14 günde okudu
Bat Dünya Bat ...
"Tutunamayanlar " deyince herkes bir durup bakar. Çünkü ismiyle bile söylendiği ortamda ağırlığını koyan bir kitap çünkü. Uzun zamandır okumak istediğim ve çok merak ettiğim bir kitaptı. Kitabı okurken çevremdeki çoğu insandan yarım bıraktıklarını duydum. Bunun yegâne sebebinin üslubun yani yazım tekniğinin olduğunu söyleyebilirim. "Bilinç akışı tekniği" denilen bu tekniğin sözlük anlamını yazıyorum size : Anlatıcının ya da karakterin aklından geçenleri herhangi bir mantık ölçüsüne bağlı kalmadan, zihninde anlık yanıp sönen düşünceleri, sayıklama edasıyla kâğıda dökmesidir. Şimdi tekrar kitabı gözünüzün önüne getirirseniz daha kolay anlayacaksınız ve önyargılarınız kırılacak. Turgut Özben'in konudan konuya atlaması, hatta zamanlar arası geçiş bir anda çocukluktan şimdiki zamana veya bir anda gençliğe geçiş... Bir bakıyorsun Hitler 'den bahsediyor, bir de bakıyorsun karşında İsa var... Yani okurken adeta Oğuz Atay 'ın kafasının içinde biz de onunla birlikte düsünüyormuşuz gibi hissediyoruz. Hani insan gece yatağı başını koyunca uyuyana kadar neredeyse tüm evren hakkında bir şeyler düşünüp içten içe konuşur ya... Kitap da tıpkı öyle... "Sesli düşünmek " deyimi Tutunamayanlar'ın anlatış tarzını tam olarak karşılıyor bence. Bazen bir rüya görürüz. Uyandığımızda rüyamızın birbirinden alakasız kişiler, yerler ve durumlardan oluştuğunu fark ederiz. Hatta ne alaka der güler geçeriz. Oğuz Atay da burada bilinçaltının yansımalarını rüyasını anlatır gibi anlatmış. Kitaptaki karakterlere gelecek olursak benim bu konuda bir savım var. Bence Selim Işık aslında Turgut Özben , Turgut Özben de Oğuz Atay 'ın ta kendisi ... Zaten Olric karakteri satırlarda da okuduğumuz gibi hayali bir karakter. Selim Işık da Turgut Özben 'in zihninde yarattığı bir karakter. Hatta Turgut , Selim 'in arkadaşlarına kendisinden az bahsettiğinden yakınıyor çoğu satırda . Selim 'in günlüğünde de Turgut Özben 'den birkaç yerde bahsediyor. Ben Selim'in hayatında Turgut'un yerini net olarak göremedim. Çünkü Turgut tüm hayatını , ailesini , işini bırakıp Olric ile birlikte trene atlayıp kaçacak kadar zihninde ve benliğinde Selim'e yer vermiş . Bir tarafta Selim 'i A'dan Z'ye bilen bir Turgut , bir tarafta da sanki sıradan biri gibi satırlarda bahsedilen Turgut... El arttırıyorum. Tutunamayanlar Ansiklopedisi'nde yer alan kişiler, Selim Işık ve Olric Turgut Özben 'in zihninde yarattığı kişiler. Turgut bir neviçoklu kişilik bozukluğu yaşıyordu ve kendine bir çıkış bulabilmek için zihni bu karakterleri kendine atfetti. Bu savıma bir parantez açarak Selim karakterimizin iç dünyası hakkında birkaç şey söylemek isterim... Selim insanlara kendini tamamen açmaktan korkmuş. Kırılacağını, çok incineceğini, hayal kırıklığına uğrayacağını düşündüğünden herkese karşı bir duvar örmüş. Sanki kimse umrunda değil gibi ama aslında çok kırılgan ve herkes her şey de umrunda . Belki doğuştan ince bir ruha sahip olduğundan ya da ailesinden göremediği eksik kalan , doyurulmayan yerler var. Hani Günseli'nin Selim 'i anlattığı bölümde Selim'in babasına seslendiği bir yer var , hatırlarsanız. ..."kanaryam öldüğü zaman bir yenisini almadın çiçekler solunca boș saksıları balkona taşıdın hiç duydun mu hediye diye bir sözün olduğunu insanların birbirine aldıkları ve genellikle çocukları sevindiren hediye bir gün elinde bir balonla eve döndün mü yaptığım resimler için ağzından çaktığın çivilere dikkat et duvarları berbat ediyorsun sözünden başka bir söz çıktı mı..." diye devam eden bir bölüm. Burası o kadar içimi acıttı o kadar üzdü ki beni... Selim sadece sevilmek istiyordu. İçten, karşılıksız,samimi bir sevgiyle . Selim için film burada kopmuş olmalı ki bir daha ne kendini sevebilmiş ne de başka insanları. Kafanızda sürekli şu düşünceler dolanıp durur; annem babam bana değer verip sevmemiş ki başka insanlar neden beni sevsin ? Onların değer vermediğine elalem niye değer versin ? Böylece kendinizi birilerine kabul ettirmeye sevdirmeye , onlar gibi olmaya çalışırsınız . Ama bir bakmışsınız ki "tutunamayanlardan" olmuşsunuz... Selim de tutunamamış , panik atağa yakalanmış ve sonu da intihar olmuş. Daha önce Osamu Dazai'yi okudunuz mu bilmiyorum ama Selim Işık ve Yozo Oba karakterlerini birbirine çok benzettim. İnsanlığı Kaybedişim kitabını Tutunamayanlar'dan sonra okursanız bana hak vereceksiniz. Son olarak Günseli'nin Selim'i anlattığı o meşhur noktalama işaretsiz , cümle başlarında büyük harf kullanılmayan bölümde okurken nefes nefese kaldığımı söylemem lazım. İçimden okusam bile sanki ucu bucağı olmayan bir cümle okur gibi nefessiz kaldım. Siz de okurken bunu hissetmiş olmalısınız bence :) Sarp dağları aşıp zirveye ulaşıp kitabı bitirdiğim için kendimi tebrik ederek sözlerimi noktalıyorum. Bat dünya bat... Selim 'i sığdırmayan dünya ...
Tutunamayanlar
TutunamayanlarOğuz Atay · İletişim Yayınları · 202061,5bin okunma
·
44 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.