Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

80 syf.
7/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Arthur Schopenhauer
Arthur Schopenhauer
Schopenhauer, bu kitabın ilk kısmında kadınları, erkek ve kadınların kıyaslamasını ele alıyor. Kitabın ikinci kısmında aşk, cinsel metafizik, kadın erkek ilişkileri, kadın erkek tercihleri gibi konularını ele alıyor. Schopenhauer, kadınların erkeklere göre daha erken olgunlaştığını, erkeklerin akli melekeler bakımından daha yeterli olduğunu, bir şey soylu ve mükemmel ise olgunlaşmasının daha geç olacağını savunur. Kadınlar zihin bakımından her daim çocuksu, dar görüşlü ve ölçüsüzlüğe daha eğilimlidir. Kadınlar muhakemeden yoksun, içgüdüsel olarak desise ve kurnazlığa daha yatkındır. Doğanın erkeklere kendilerini korumaları için bahşettiği fiziksel güç, kadında yerini riyakarlığa bırakır. Ona göre kadınlar övgü-saygı konusu olmamalıdır, erkeklerle eşit değildir ve eşit haklara sahip olmamalıdır. Kadınları 'hanımefendi' olarak görmek gülünç Avrupalı adetidir. Schopenhauer, çok eşliliği erkek açısından savunmaktadır ve hatta bunu tartışma konusu olarak bile görmez. Çok eşli olmak, kadınları boyun eğen varlık olarak olması gereken konumuna geri döndürür. Ayrıca kadınların miras hakkına sahip olmaması gerektiğini, akıl yönünden eksik olmaları nedeniyle o mirası kaybedeceklerini savunur. Schopenhauer'e göre kadınlar kendi çocuklarının bile vasisi olmamalıdır. Kadınların kendini beğenmişlikleri, güzellikleri, gösterişi büyüklenme vesilesidir ve kötülük barındırır. Kadınlar muhakemeden ne kadar yoksunlarsa bu his onlarda daha fazla var olmaktadır. Schopenhauer'e göre kadın itaat etmek için yaratılmıştır ve her zaman bir efendiye ihtiyaç duyar. Kitabın 2. kısmı olan, cinsel aşkın metafiziği kısmında, aşık olmanın amacının dünyaya bir canlı getirmek olduğunu, hayatımıza birini alırken göz önünde bulundurduğumuz şeyin türün çıkarını korumak olduğunu savunur. Ona göre insanın gerçek doğası bireyden ziyade türde saklıdır. Bireyin aşk dediği şey ise üremeden, türün devamlılığından ibarettir. Schopenhauer'e göre erkekte kadınlara eğilimi ilk yönlendiren mülahaza yaştır. Açıktır ki erkeklerde bu eğilimi sağlayan faktör üremenin mümküniyetidir. Yaşı geçmiş, hamileliğe uygun zamandan uzaklaşmış bir kadın cezbedici halini kaybeder. Kadının sağlığı, yüzü erkekleri cezbeden şeylerin başında gelir. Kadınları cezbeden erkek özellikleri ise yüz güzelliği değildir, kadınları cezbeden erkeğin gücü ve cesaretidir. Bir kadın çirkin bir erkeği sevebilir ama erkeksi olmayan bir erkeği sevemez. Kadınlar bu noktada zihni-fikri mülahazalardan değil içgüdüden hareket etmektedirler. Erkekteki zeka eksikliğinin kadınlara bir zararı dokunmaz; doğrusu fevkalade bir zihni üstünlük, hatta deha, anormallik olarak kadınlar üzerinde olumsuz bir etki bile doğurabilir. Bu sebepten ötürüdür ki kadınlar sık sık budala, çirkin ve kaba saba bir erkeği iyi eğitilmiş, zihni nitelikleri yüksek, nazik bir erkeğe tercih ederler. Bu kitabın özellikle ilk kısmında ağırlıklı olan kadın algısı ve kadına dair yergiler 19. yüzyıla dair genel düşünceler olsa da Schopenhauer'in anlatımı, bu düşünceleri ifade ediş şekli kadınları aşağılamaya kadar varıyor. Schopenhauer'in kadınları hakir görmesi ve bunu tartışmaya bile açık olmaksızın birer olgu gibi düşünüp ifade etmesi gerçeği beni rahatsız etti. Kadınlara dair olumsuz söylemleri, tespitlerini beğenmesem de kadın-erkek ilişkileri hakkında bazı tespitlerine de hak verdim. Kadın erkek arasında belli başlı dengelerin var olduğu konusu, türün çıkarını korumaya dayalı bazı görüşlerini okumak bana yeni düşünceler kattı diyebilirim.
Aşka ve Kadınlara Dair (Aşkın Metafiziği)
Aşka ve Kadınlara Dair (Aşkın Metafiziği)Arthur Schopenhauer · Say Yayınları · 202013,2bin okunma
·
83 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.