Öncelikle kitabın çok detaylı askeri bir gözlem ve dille yazıldığını ve bu sebeple tarihe ilgisi olmayan ve ya onu roman olarak okumayı sevenler için sıkıcı olabileceğini belirtmeliyim... Ayrıca çok fazla yer, bölge isimleri ve stratejik konumları ele alınmış. Bu sebeple kitabı anlaya bilmek için kesinlikle coğrafya bilgisinin olması kanısındayım..
Sık sık tarihçilerin ve savaşın içindeki kişilerin sözlerine yer verilmiş. Bu yapılırkende savaşın neden İtilaf Devletleri'nin kaybettiği sorgulanmış. Tüm yeterli imkanlara rağmen kaybın sebeni: susuzluk sorununa, yönetim ve savaş politikasındaki hatalara atfedilmiş...
Ayrıca ilgimi çeken bir detay var onuda paylaşmak istiyorum: Karşı ordu hiç bir zaman "Osmanlı" olarak anılmamış. Her seferinde "Türk " diye bahsedilmesini tuhaf buldum. Bu çeviri ile mi yoksa yazarla mı ilgili bilmiyorum. Ama yazarın yaptığı yönünden ele alırsak:
"Osmanlı" yerine "Türk" tabirinin kullanılma sebebinin Osmanlı ordusunun içten içe parçalanmış olup birçok azınlık grubun Osmanlı'ya isyan etmesinden mi kaynaklı? Yoksa Osmanlı'nın direk bir Türk imparatorluğu olarak tarihi kaynaklarda geçmesinden mi? kaynaklı olduğunu merak ediyorum...