Aynı anda iki hayat yaşamak zor olsa gerek.Biri yaşamak zorunda olduğu ve alıştığı, diğeri de hiç bilmediği öğrenmeye çalıştığı bir o kadar da huzur bulduğu hayat.Saçlarının üzerindeki yıldızlardan ve parlamasından dolayı koyulmuş lakabı ona.İstanbulun bütün kaldırımlarında en izbe köşelerinde ayaklarının izleri vardır onun.Delikanlı gibi de kadındır.Güçlüdür,kadın gibi kadındır.Sokakların kraliçesidir o.Öyle olmasa adına 88 yılında şarkı yazılıp bestelenir miydi.45 yılında da kitap yazılırmıydı...Hiç sanmam... Kadınların hasıdır.Çoğu erkeğe taş çıkartır. O da tutulmuştur bir karasevdaya...Hiç tatmadığı bir duygudur.Onun bildiği sevgi ve ilgi dokunmak ve bedeninin kullanılmasından geçer öyle öğrenmiştir çünkü.Oysa onun yaralandığında yaralarını saran adam ona hiç dokunmamış sadece gözlerine bakmıştır.Farklı gelmişti kadına bu davranış bunu farklı yorumlamıştı... Namus kavramını da hiç bilmez ta ki hapishanede yattığı dönemde koğuş arkadaşından öğrenene kadar.Sonra demiştir ki hani insanlar eşit yaratılırdı bu kavram bu kadar önemliyse ben neden bilmiyorum....Bu soru nasıl yetiştiğinin göstergesidir. Kaldırımın arasında kendi kendine açan çiçek gibidir.Bazen solar bazen de yağmur yağdıkça açar.Kimsenin desteği yoktur tek bir kişi hariç.... Gönlünü kaptırdığı adam Onu deniz kenarında baygın bulan ve evinde gizlice bakıp iyileştiren kişi Nazım Hikmettir. Nazım Hikmette çok etkilenmiştir bu kadından ama kendisine bağlamak istememektedir.Ne de olsa o bir kürek mahkumudur ve nitekim de bir anda gitmek zorunda olduğu için gider. Adına şarkılar yapılan filmler,müzikaller çekilen kadını yazar, tam anlamıyla kitabında yer verememiş.Dönemin toplum baskısından,yasaklarından dolayı. Nazım Hikmetin yer alması beni derinden etkiledi. Hikayedeki anlatımda kopukluklar zaman geçişlerinde,dialoglar da ki ani geçişler kafa karıştırıyor olsa da ben vatanım da böyle bir kadının yaşamış olmasından ve bu kadını tanımış olmaktan dolayı gurur duydum.Ruhu şad olsun.... Güçlü bir kadın hikayesidir bu. Derin bir dram içerir,kadının neler yapabileceğinin en güzeli örneğidir. Sevgiler.