İlk başta dikkatimi çeken kitabın adı oldu. Büyük beklenti içindeydim. Daha sonra bu yazar kimdir nedir diye araştırırken ilahiyat kökenli felsefe akademisyeniymiş. Sonra adı geçen youtube'da bir videoya denk geldim. Tabi yorum yaptıktan sonra videoyu kaldırmış üzerine yorum yapmayı da kapatmış. Bilmiyorum belki sadece bende kapalıdır. Sözde prof... youtu.be/25PlnymapNI?si=... sonra bu videoyu çekmiş. youtube.com/@ozkaneroglu722... Silinen videosunda elinde okuduğum kitabı vardı. 1 saatlik video çekmiş şöyle aydındı böyle aydındı bilmem ne. Sonra telegramda işte bu kitabı indirdim okumaya başladım. Okudukça aslında yazarın çeliştiğini gördüm. Bir yerde "...kadercilik, tevekkül, teslimiyet ve nemelazımcılık geçmiştir. Allah kerimdir felsefesi hakim olmuştur. " derken diğer bir yerde "Dindışı yaşayanlarında da felsefe ve ahlak yoktur." demiş. Neye dayanarak? Sen başka bir sayfada metin tahlili, hermeutik demiştin. Bunu uyguladın mı? Böyle deyip bırakmış. Tamam belki ahlak yoktur. Ama dindışı terimi dindar gibi cemaat fikri midir? Dinsiz olup çok farklı fraksiyonlarda insanla karşılaştım. Cemaat ve toplu hareketleri kendi dindarliginiz gibi dinsizliği aynı karede tutamazsınız. Ahlak da bu kişilerin kendi bireysel çabalarıyla oluşmuş olabilir. Bunu yine bilimsel ve felsefi çabalarıyla, geleneğe bağlı kalmadan kendileri edinmiştir. Sayfa 149'a geldiğimizde(bu bölümü dikkatli okumalıyız) yazarımız tabi öncesinde Türk toplumunun sorgulamamasından, cehaletinden, neden sonuç ilişkisini kuramamasından şikayetçiydi. Bu sayfada tam tersini söylüyor "Tanrı'nın tekliğinden ya da varlığından kuşku edilemeyeceği gibi, onun tek yapıtı olan Kur'an'ın içindekilerden de kuşku edilemez, tartışma konusu yapılamaz. Tüm bunlar, önsel (apriori) olarak bilinip kabul edilmektedir." "..kutsallık nedeniyle Tanrı'nın kendisi, yapıtı ya da elçisi hakkında konuşurken çok dikkatli olmak gerekir." 149-162 sayfaları arasına çok dikkat edilmeli. Kutsallığin olduğu yerde soru da olmaz felsefe de olmaz. Sıçtın batırdın. İşte burda yazarın aslinda herhangi bir temele oturtamadığı sözde felsefesinin çöküşünü görüyoruz. Doğruları için doğruyu değil yani. Sürekli ikilemden bahsedip doğru tarafı seçmek yerine ya iki tarafa vuruyor ya da iki tarafı barıştırıyor. Bu din kökenli takiyyenin, kaypak oluşun bir göstergesidir. Belli ki bir kuruma yaranmaya çalışıyordu. Son olarak: 'Sen aydın olarak anılmayacaksın.' Seni savunan sözde youtuber da korkak olarak kalacak. Siz kim felsefe yapmak kim.

Azgelişmişliğin Felsefesi ya da Felsefesizlikİhsan Turgut · Kanyılmaz Matbaası · 20031 okunma

·

34 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.