Marcus Aurelius'un not defteri adeta. Kitap 12 bölümden oluşsa da, bölüm başlıkları yok, çünkü bölümler herhangi bir kıstasa göre ayrılmamış. Daha çok kronolojik olduğuna dair işaretler var, çünkü ilk iki kitabın sonunda nerede kaleme alındığına dair not düşülmüş. Marcus Aurelius kısa denemeler, aforizmalar ve felsefeci ve tragedya yazarlarının alıntılarını yazmış. Konular ise felsefeci imparatorun bağlı olduğu Kinik felsefenin unsurları elbette. Tanrı/lar ve kader inancı, hayatta herşeyin değişim ve dönüşüme tabi olduğu ve insanın da buna karşı direnmek yerine teslim olması gerektiğine dair fikirler. Göğe atılan taşın iyi, yere düşen taşın kötü olmadığı dolayısıyla yüzeysel ve taraflı iyi kötü belirlemelerinin yanlış olduğu, evrende vuku bulan herşeyin evrenin kendisinden bağımsız olmadığı ve dolayısıyla aynı düzen içinde gerçekleştiği, bilgeliğin de bu düzene gönüllü tabiiyette olduğuna dair mantıksal çıkarımlar... Eminim siz de, şimdi veya en geç kendiniz bizzat okuyunca, kendinize ne kadar yakın ve sıcak bulacaksınız birçok düşünceyi. Bilge insanların sohbetinin zevkini az çok bilsek de, bilge insanların yönetimi altında yaşama saadetinden mahrum kaldık. Bu açıdan çok değerli bir insan Aurelius. Okunuşu kolay bir kitap, ama hızlıca bir roman gibi değil, ara ara esinlenmek için okunmalı. Aksi takdirde pek sindirilemez ve yer yer vuku bulan tekrarlar da sıkıcı gelebilir. Yayınevi keşke biraz daha ek bilgi verseydi, çünkü not kısmı aynı sayfada olup kolay ulaşılabilir olsa da, biraz kısa ve bence yetersiz kalmış. Kitapla kalın ve bu güzel insanla mutlaka tanışın...