Martin Beck bu sefer bir cinayet şüphesiyle İsveç'in uzak bir şehrine gidiyor ve yaşanan olayları çözmeye ve anlamaya çalışıyoruz.
Martin Beck serisini sevmeye çalışıyorum gerçekten ama bir türlü içine giremediğim bir soğukluk var. Hatta bu kitapta bir cinayet + polis çatışması olayları olmasına rağmen kitapta 200 sayfa boyunca olayları gerçekten etkileyecek hiçbir şey olmuyor.
200. sayfada cinayet açıklanıyor ve o sayfada şey düşündüm "Bunlar için 200 sayfa kitabın yarısı çok fazla çıkartılsa eksikliğini hissedeceğim çok bir şey yaşanmadı."
Martin Beck'in hala neden ünlü ve başarılı bir polis olduğunu tam çözümleyemedim ama seriyi karışık okumamdan kaynaklı da olabilir yine de okuduğum kitaplarda şaşırtıcı bir zeka ve yetenekle karşılaşmadığımı düşünüyorum.
Karakterlerin bazılarına bence anlamsız bir derinlik veriliyor gibi geliyor hatta bazı karakterler dahil edilmese olay akışında bir değişiklik olmayacakmış gibi hissettiğim çok oldu -ama uzun soluklu bir seri olduğu için belki de diğer kitaplarda etkileri var olabilir.
Yine de polisiye serilerine sevgimden serinin bir kitabına daha şans vereceğim yine aynı hisleri hissediyor olursam sanırım Martin Beck polisiyesine veda ediyor olacağım.