Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

10/10 puan verdi
Jorge Luis Borges (1899, Arjantin), şair, öykü ve deneme yazarı. Öyküleri, kendi deyimiyle fantastik öykülerden ya da sonraki söyleyişle büyülü gerçekçilik akımının ürünlerinden. Kum Kitabı 1975 tarihli 13 öyküsüyle olgunluk çağının eserlerinden. Aşağıda öykülerini kendisi tanıtıyor: "İlk öykü , Stevenson'un o birçok kez kalem oynattığı "çift" konusunu ele alıyor. lngiltere'de buna fetch, (sağ birinsanın hayaleti) daha kitapsı bir deyişle Wraith of the living (yaşayanların hayaleti) denir; Almanya'da ise Doppelgtinger (bir başkasına benzeyen). İlk adlarından birisi olan öteki ben gibi bir şeyler kalmış aklımda. insanı hem oyuncu hem seyirci yapan bu hayaletimsi görüntü ya madeni aynalardan, ya sudan ya da yalnızca bellekten çıkmış olmalı. Amacım, iki konuşmacının iki ayrı kişi olmaları için birbirlerinden yeterince farklı ve tek kişi olmaları için de yeterince benzer olmalarını sağlamaktı. Bu öyküyü, soğuk akışı, bana uzaklardaki Rhon'u anımsatan Cambridge'deki Charles Irmağı kıyısında düşündüğümü açıklamak, bilmem, zahmete değer mi? Aşk teması şiirlerimde sık sık geçer; düzyazılarımda durum böyle değildir, "Ulrike"den başka örneği yoktur. Okurlarım "Öteki" ile arasındaki biçimsel yakınlığı görecektir. "Kongre" bu kitaptaki öykülerin belki de en aşırısı, sonuç olarak, evrenle günlük olaylar yığınını birbirine karıştıran çok kapsamlı bir girişimi ele alıyor; karanlık girişi, Kafka'nın kurgularına öykünmek istiyor, sonu ise , kuşkusuz boş bir çabayla, Chesterton ya da Bunyan'daki esriyip kendinden geçmelere erişmeye çalışıyor. Böyle bir açıklamada bulunmaya hiçbir zaman layık olmadım, ama düşlere dalınca bu öyküyü kurdum. Her zaman yaptığım gibi öykünün akışma yaşam öykümden çizgiler sokuşturdum. Bilindiği gibi yazgı anlaşılmazlıklarla doludur, her zaman, bilincinde olmadan Poe'nun öykülerini parodileştiren bir yazar olarak düşündüğüm Lovecraft'ın, ölümünden sonra yayımlanan bir öyküsünü katledinceye dek yazgı beni rahat bırakmadı. Sonunda dayanamadım; ortaya çıkan acınacak ürün "There Are More Things" adını aldı. "Otuzlar Mezhebi" en küçük bir belgeye dayanmadan olası bir dinsel sapkınlığın günahını alıyor. "Armağanlar Gecesi" belki de bu kitaptaki öykülerin en masumu, en serti, en abartılısı. Babil Kitaplığı (1941) sayısız kitap düşü kurmuştu; "Undr" ile "Ayna ve Maske" ise, tek bir sözcükten oluşmuş yüzyılların yazınlarıdır. "Yorgun Bir Adamın Düşleri" bana göre bu dizinin en dürüst ve en hüzünlü parçası. Kuzey Amerikalıların etik saplantısı beni her zaman şaşırtmıştır. "Düzenbazlık" bu özelliği yansıtmak istiyor. John Felton'a, Charlotte Corday'a, Rivera Indarte'nin o bilinen ( "Rosas'ları Öldürmek Kutsal Bir Eylemdir") düşüncesine, Urugay'ın ( "Zorbalara Brutus'un Hançeri") diyen ulusal marşına karşın siyasal cinayeti onaylamıyorum. Ne olursa olsun okurlar Arredondo'nun tek cinayetinden sonra başına gelenleri bilmek isteyecekler. Luis Melian Lafinur bağışlanmasını istedi, fakat yargıçlar Carlos Fein ve Cristôbal Salvai'lac onu bir aylık hücre cezası ile beş yıllık hapis cezasına mahkûm ettiler. Montevideo sokaklarından biri bugün onun adını taşıyor. Akıl almaz iki nesne son öykülerin konusunu oluşturmaktadır. "Kurs," yalnzca bir yüzü bulunan Euclides çemberidir; "Kum Kitabı" sayısız sayfası olan bir kitap." (1975, Buenos Aires)
Kum Kitabı
Kum KitabıJorge Luis Borges · İletişim Yayınevi · 20181,637 okunma
·
1 artı 1'leme
·
183 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.