Gönderi

Kafka'nın bilinmeyen günahların cezası ve kefareti olarak giderek yoğunlaşan bir biçimde kendine uyguladığı dünya nimetlerinden el etek çekme disiplini, uygun karşılanmayan dürtüleri bastırmaya yaradı, ama sonuçta bu disiplinin kendisi öç alırcasına tahrip edici bir nitelik aldı. Kafka'nın belirli yiyecekleri yemeyişinden kendini zorladığı açlık diyetine geçişinde giderek artan bir vahşet öğesi vardı; ölümüne yol açan hastalığının -gırtlak veremi- yutmayı olanaksızlaştırması yüzünden bir bakıma gerçekten açlıktan ölmesi, bu diyete acıklı bir ironi yükledi. Bir koşer kasabın torununun -görünürde pratik nedenlerle başlayıp sonradan da ahlaki ilke olarak vejetaryen olması, kesinlikle rastlantısal değildir. Ama Kafka işi daha da ileri götürdü. Sofu ataları gibi dinsel kurallara tümüyle uymaya yöneldi, ama büyük bir farkla: Kaşrut ya da Yahudi beslenme kurallarına uyulması, bireyle cemaat arasında bir bağ kurarken, Kafka'nın uyguladığı ritüeller onu cemaatten tamamen kopardı ve sadece atalardan kalma geleneklere değil, kendi ailesine bile yabancılaşmasına neden oldu. Topluluk içinde "geviş getirmek" tuhaf kaçtığı için, zamanla yemeklerini tek başına yeme alışkanlığını geliştirdi ve bir başkasının karşısında yemek yemekten nefret etti.
Sayfa 127 - Can Yayınları, Coetzee’nin mektubundan, Ernst Pawel, The Nightmare of Reason: A Life of Franz KafkaKitabı okuyor
·
36 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.