Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Ben sanki her gece sabahlara kadar çalışıp, defalarca ve defalarca kızgın sınavlara gireceğim. Çünkü bir devrimcinin hayatını ve son elli yılı yazıyorum. Şimdi henüz öğrencilik yıllarındayım. Gençliğinde muhasebe bürosunda kaçak çalışmış. İyi Facit kullanıyormuş. Parkalı dolaşıyormuş ve kaç cinayet görmüş. Parası olmadığı ve o pahalı biletleri alamayacağı için ona, "Çaykovski'nin 1891'de Amerika'dan döndükten sonra bestelediği, adı da Pathétique olan 6. Senfonisi var. Adam zaten senfoniyi bitirip koleradan ölmüş," diye uzun uzun açıklama yapan sevgilisinin konser davetini, gözündeki itibarını yitirmek pahasına reddetmiş. Gece yazıya afişe çıkıp karakola düşmüş. Bana ulaştırılan defterine şöyle şeyler yazmış: "Benim kişisel baş aşağı tarihim mahalleye yayılacak. Denizlerle uzaklara bulaşacak. Bu tarikin, tarik mi dedim, dil sürçmesi işte, bu tarihin ne anlama geldiği, yani benim ne anlama geldiğim, Gedikpaşa'da eski TKP'li bir Yahudi kavafa, Nesim Efendi'ye anlatılacak. Öyle illegal yollardan değil, açık açık, bir ikindi ezanından hemen sonra, Çemberlitaş Kız Yurdu'nun karşısındaki börekçide. Nesim Efendi dükkânını komşusu Arapgirli Hacı Fazlı'ya emanet edecek. Anlatacak kişi, ceket cebine sadece başlığındaki kırmızı H harfi görünecek şekilde yerleştirilmiş gazeteden ve yakasındaki beyaz karanfilden tanınacak. Böyle karışık ilişkilerim iddianamelere yazılacak. İşkilli müddeiumûmîler habire iddia edecekler ki, ben teşebbüs halinde, hatta taammüden bir yanlışlık işledim, hattâ ve hattâ, iflah olmaz bir belâ ve müebbetlik bir yanlışlıktan ibaretim. Lehteki tanıklarımı dinlemeyecekler. Dolayısıyla, İlhan Berk'in tanıklık yapmak istemesi de işe yaramayacak."
Sayfa 10 - Sıradan Bir AkşamKitabı okudu
·
18 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.