Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Muhakkak ki yirminci yüzyılın en önemli yabancı teşebbüsü, petrolün bulunması ve sömürülmesiydi. Petrol, Ortadoğu devlet­lerinin emrine amade devasa bir kazanç barındıran topraklarda bu­lunuyordu. Orta Çağ'da bile Müslüman ordular Avrupalı silahlara hayrandılar ve Avrupalı tüccarlar bu silahları belli bir ücret karşılı­ğında onlara temin etmeye her zaman hazırdı. Selahaddin Eyyubi, Bağdat'taki halifeye yazdığı bir mektupta, Avrupalı tüccarların ona en güncel silahları temin ederek kendi yenilgi ve yıkımlarına nasıl katkıda sağladığını anlatır. Birkaç yüzyıl sonra, Avrupalı tersaneler, tüfek döküm ustaları ve diğer savaş silahı üreticileri, Osmanlı'nın Avrupa'nın kalbine kadar ilerleyebilmesine katkı sağladı. Petrol satı­şından elde edilen muazzam servet, Ortadoğu devletlerine Batı silah endüstrisinin en modern ve en ölümcül ürünlerini elde etmesini sağladı ve Saddam Hüseyin örneğinde olduğu gibi onları dilediği gibi kullanabilmesine olanak verdi. Saddam Hüseyin Batı dünyası ile savaşmak için Batı silahları satın alırken asırları aşan bir geleneği takip ediyordu, o silahları ona satanlar da.
·
25 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.