Görüyorum. Altı ay önce Küba adasının kültüründen, müziğinden, edebiyatından, televizyonundan, spor faaliyetlerinden, tarihinden ve felsefesinden kaçarak kapağı attığım Miami'de kapılandığım deliler koğuşu sayısı üçün üzerinde olmalı. Siyasi sürgün değilim. Topyekûn sürgünüm. Başka bir yerde, sözgelimi Brezilya, İspanya, Venezüella ya da İskandinavya'da doğmuş olsaydım oranın sokaklarından, limanlarından ve çayırlarından da kaçıyor olurdum diye düşünüyordum bazen.
•Feleketzedeler Evi - Guillermo Rosales
•Sayfa 7-8
M.G.: Bir sayfalık, kısa bir giriş. Ama roman karakterinin, yazarıyla benzerliğini anlamamıza yetiyor. Kendisi de Küba'dan kaçtığında Miami'ye geliyor ve orada hastahaneye kaldırılıyor. Çeşitli zamanlarda, yerlerde hastane meselesi sürüyor. Ama Felaketzedeler Evi'nin tek başına akıl hastalığını odağa yerleştiren bir kitap olduğunu söyleyemeyiz.