Önemli olan da buydu galiba.
Kemoterapinin yan etkilerine isyan etmek değil onlarla bir şekilde barışmak. Kim ister ki ya da bilerek seçer ki 19 yaşında üçüncü evre bir kanserle boğuşuyor olmayı. Elbette
kimse seçmezdi bunu. Ben de seçmemiştim. Bana kalan nasıl baş edeceğimi seçmişti. ilk başlardan idrak etmem uzun
sürdü. İlk kemoterapi yıkımından sonra gerçekten neyin içinde olduğumu anladığımda bir seçim yaptım. Mücadeleyi bırakmayı seçtim. Hayatımı ağlayıp sümüklerimi elimin tersiyle silerek değil mücadele ettiğimde kazanacağım
biliyordum.