Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

İnsan değil, dinamitim ben. —Tüm bunlara rağmen, bir din kurucusu olmaktan eser yok bende— dinler ayaktakımı işleridir, dindar insanlara dokunduktan sonra ellerimi yıkamam gerekiyor. “İnananlar” istemiyorum, sanırım kendime inanmayacak kadar da hınzırım ben, asla kitlelere hitap etmem... Günün birinde aziz ilan edilmekten çok korkuyorum: Bu kitabı neden erkenden yayımladığım anlaşılacaktır, benimle bir saçmalık yapılmasını engellemek istiyorum... Aziz olmak istemiyorum, soytarı olmayı tercih ederim... Belki de bir soytarıyım ben... Buna rağmen ve belki de buna rağmen değil —çünkü şimdiye kadar azizlerden daha yalancısı olmamıştır— hakikat konuşur bende. — Ama korkunçtur benim hakikatim: çünkü şimdiye kadar hakikat dendi yalana —Tüm değerlerin yeniden değerlendirilişi: bende ete ve dehaya bürünen, insanlığın üst düzeyde kendi üstünde düşünmesi edimi için kullanılan ifadedir bu. İlk dürüst insan olmak benim kaderim, bin yılların yalanının karşıtı olduğumu bilmek... İlk önce ben keşfettim hakikati, yalanın yalan olduğunu ilk önce duyumsayarak —kokusunu alarak... Burun deliklerimdedir benim deham... Hiç karşı çıkılamadığı kadar karşı çıkıyorum ve buna rağmen tam karşıtıyım hayır diyen bir tinin. Neşeli bir elçiyim ben eşi benzeri görülmemiş; şimdiye kadar akılların ermediği yükseklikteki görevler biliyorum; ancak benden sonra yeniden umutlar var. Tüm bunlara rağmen zorunlu olarak felaket insanıyım da ben. Çünkü hakikat bin yılların yalanıyla savaşa girdiğinde, benzeri hayal bile edilmemiş sarsılmalar yaşayacağız, deprem gibi kasılmalar, dağın ve vadinin yer değiştirmesi. Sonra politika kavramı tamamen bir tinler savaşına dönüşecek, eski toplumun tüm erk yapıları havaya uçurulacak — hepsi de yalana dayalıdır: yeryüzünde görülmemiş savaşlar yaşanacak. Ancak benden sonra başlıyor yeryüzünde büyük politika.—
Sayfa 111Kitabı okudu
·
18 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.