-Bana söz vereceksin,çünkü yumuşacık bir yüreğin var Zezé.
+Söz veririm ama sizi kandırmayı istemem. Benim yüreğim yumuşacık değil. Evde yaptıklarımı bilmediğiniz için böyle diyorsunuz.
-Önemi yok. Benim gözümde öylesin. Artık bana çiçek getirmeni istemiyorum. Ancak başka biri verdiyse olabilir. Söz veriyor musun?
+Evet,efendim,söz. Peki ya bardak? Hep boş mu kalacak?
-Bu bardak asla boş kalmayacak. Ona her baktığımda dünyanın en güzel çiçeğini göreceğim. Bana bu çiçeği en iyi öğrencimin verdiğini düşüneceğim. Tamam mı?
Artık gülüyordu. Ellerimi bıraktı ve tatlılıkla konuştu.
-Artık gidebilirsin,altın yürekli çocuk...