Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Şimdi Nietzsche'nin başucunda durmuş ona bakarken, insan yaşlandıkça, artık varlıklarına katlanamıyor olsa bile dostlarına tutunmak istiyor, diye düşünüyor Overbeck. Bu dünyadan göçüp gittiğinde senin için üzülecek birileri olsun diye. Ama ne kadar sıkı tutunsan da dostlar birer birer kaybolup gidiyorlar. Bazıları senden önce ölüyor. Bazıları bilinmez yerlere gidip geride hiçbir iz bırakmaksızın hayatından çıkıveriyorlar. Öyle ki, bir gün de bir bakıyorsun yıllar geçmiş ve etrafta kimse kalmamış. Bir kısmıysa seninle bağını bilerek koparıyor ya da sen onlarla bağını koparıyorsun. Çünkü yaş ilerledikçe oldukları veya olmadıkları, yaptıkları veya yapmadıkları şeyler yüzünden nefret etmeye başlıyorsun insanlardan. Overbeck kendini Nietzsche'yi hafifçe dürtükleyip uyandırmaya çalışırken hayal ediyor. Arkadaşına söyleyecek veda cümleleri bulmaya uğraşıyor. Mesela daha normal bir hayat sürmüş olmayı çok istediğini, önceden belirlenmemiş bir tek gününün bile geçmediğini, her anının; akşam yemekleri, yeni kitaplar, tez savunmaları, karısıyla sabah yürüyüşleri, bildik bir konuda verilmiş seminerlerle dolu olduğunu, oysa Nietzsche'nin on beş yıldan fazladır bütün bunlardan elini eteğini çekmiş olarak bir sokak köşesinde yaşayışına nasıl imrendiğini, hatta hayranlık duyduğunu söylemek istiyor.
Sayfa 132 - Versus KitapKitabı okudu
·
32 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.