Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

·
Puan vermedi
Mutlu Olma Sanatı
Mutlu Olma Sanatı
Arthur Schopenhauer
Arthur Schopenhauer
Eğer Schopenhaure'in düşüncesini temel özelliklerine indirgersek, dört ana nokta ortaya çıkar. İlk olarak, Schopenhauer dünyanın temelinde bir "irade" olduğuna inanır. Bu irade, insanların içgüdüleri, arzuları ve acılarıyla ilişkilendirilir. Ona göre, insanlar sürekli olarak tatminsizlik ve acıya sürüklenirler ve yaşamın temelinde mutluluk yerine acı ve isteksizlik vardır. İkinci olarak, Schopenhauer dünyayı genel olarak kötü bir yer olarak görür. Acı, hastalık, ölüm ve çeşitli zorluklarla dolu bir dünyada yaşıyoruz ve bu nedenle mutluluk arayışının genellikle hayal kırıklığına yol açtığını düşünür. Üçüncü olarak, Schopenhauer içsel huzurun ve iradesizliğin mutluluğa ulaşmanın anahtarı olduğunu savunur. İnsanlar arzularını kontrol edebilir ve içsel huzuru bulabilirlerse, gerçek mutluluğa ulaşabilirler. Son olarak, Schopenhauer estetik deneyimin insanları geçici olarak irade dışına çıkarabileceğine inanır. Sanat, müzik ve doğa gibi güzellikler, insanların içsel huzurunu artırabilir ve geçici bir mutluluk sağlayabilir. Özet Arthur Schopenhauer’ın Mutlu Olma Sanatı adlı eseri, iyimser dünya görüşüne karşı çıkan ve yaşadığımız dünyayı olası dünyaların en kötüsü olarak gören bir kılavuz niteliğindedir. Schopenhauer, radikal kötümserliğiyle, felsefesini mutluluk düşüncesiyle bağdaştırma girişimlerini daha doğmadan boğar. Ona göre yaratıkların en mutsuzu insandır ve her türlü oluşun kaynağı olan irade, dünyadaki bütün kötülüklerin çıkış noktasıdır. Dünya, acı ve mutsuzluğun her yerde hazır ve nazır olduğu kötü bir yerdir. ve mutluluk sadece geçici bir kaçıştır. Schopenhauer, insanın doğasının acıya yönelik olduğunu savunur ve bu nedenle mutluluğun sadece bir illüzyon olduğunu iddia eder. Schopenhauer'ın felsefesinin temelinde, insanın arzularının sonsuzluğu ve tatminsizliği yatar. İnsanlar sürekli olarak bir şeylere sahip olma arzusuyla yaşarlar ve bu arzularını tatmin etme çabası, sürekli bir mutsuzluk kaynağı haline gelir. Ona göre, mutluluk, arzuların geçici olarak tatmin edildiği anlarda ortaya çıkan bir duygudur ve bu duygu, gerçek mutluluğun yanılsamasıdır. Schopenhauer'a göre, dünyadaki bütün kötülüklerin kaynağı olan irade, insanın içindeki bir güçtür ve insanı sürekli olarak acıya sürükler. İrade, insanın arzularını ve isteklerini kontrol eden güçtür ve bu isteklerin tatmin edilmemesi durumunda insan acı çeker. İrade, insanın kontrol edemediği bir güç olarak onu yönlendirir ve bu nedenle insan hayatı, acı ve mutsuzlukla doludur. Schopenhauer, insanın en mutsuz yaratık olduğunu savunur. Ona göre, insanın sahip olduğu akıl, onun mutsuzluğunun kaynağıdır. Akıl, insanın sürekli olarak düşünmesini ve geleceği planlamasını sağlar. Ancak bu düşünce süreci, insanın sürekli olarak gelecek kaygısı yaşamasına neden olur ve bu da mutsuzluğun temel nedenlerinden biridir. İnsanın aklı, onu sürekli olarak arzularının peşinden koşmaya iter ve bu arzuların tatmin edilememesi durumunda mutsuzluk kaçınılmazdır. Mutluluk düşüncesiyle bağdaştırma girişimlerini radikal kötümserliğiyle boğan Schopenhauer, insanın gerçek mutluluğun peşinde koşmasının anlamsız olduğunu savunur. Ona göre, insanların mutlğu arama çabaları, sadece geçici bir kaçıştır ve bu kaçışlar, insanın gerçek mutluluğa ulaşmasını engeller. Schopenhauer, insanın mutluluğun peşinde koşmaktan vazgeçmesini ve acıya karşı kabullenici bir tavır takınmasını önerir. İnsanın yaşadığı dünyanın en kötüsü olduğunu kabul etmesi ve bu gerçekle yüzleşmesi gerektiğini savunur. Schopenhauer'ın Mutlu Olma Sanatı adlı eseri, insanın mutluluk arayışını sorgulayan ve onu acının kaynağı olarak gösteren bir kılavuz niteliğindedir. Schopenhauer'ın radikal kötümserliği, insanın arzularının sonsuzluğu ve tatminsizliğiyle bağlantılıdır ve insanın gerçek mutluluğa ulaşmasının mümkün olmadığını savunur. Ona göre, insanın mutluluk çabaları sadece geçici bir illüzyondur ve acı, dünyadaki her yerde hazır ve nazırdır. Schopenhauer'ın felsefesi, insanın acı ve mutsuzluğunun kaynağı olarak iradeyi gösterir ve insanın mutluluk arayışından vazgeçerek acıya karşı kabullenici bir tavır takınmasını önerir.
Mutlu Olma Sanatı
Mutlu Olma SanatıArthur Schopenhauer · Can Yayınları · 202013bin okunma
··
1 artı 1'leme
·
159 görüntüleme
bidünyakitapgrubu okurunun profil resmi
Emeğinize sağlık ♡♡♡
Sahra okurunun profil resmi
Kusura bakmayın. Çok uzundu okumadım hepsini ama güzel ineceldiginize inanıyorum o yüzden beğeniyorum şimdi....
Zeynep okurunun profil resmi
Merhabalar efendim. Hep ötelediğim bir eserdi. Ama grubun önerisi ile yeni başlamış bulunmaktayım. Henüz eserin başlarındayım. Yorumunuzu okudum. Güzel bir yorum dökmüşsünüz. Emeğinize sağlık. Şimdi bende oluşan düşünce şu oldu. İnsan mutluluk arayışında vazgeçtiğinde acıya kabulleniş öneriliyor. Pekii insanı üzüntü ve mutsuzluğun içine sokan da kabullenişler değil midir? Acı tabii ki olacak ama hep bizimle de kalacak değil. Bunu bilmek daha sağlıklı değil mi? Ahhhhh Schopenhauer beynimde binbir soruları türeten sen değil misin? 🤭 Varlığınla mutluluk mu? Yoksa beynimde karmaşa ile mutsuzluk musun? Sıradaki kitabınızı keyifle okuyunuz. Saygılar 🙏
Mehmet B okurunun profil resmi
Merhaba, yorumunuz gerçekten güzel. Schopenhaur'un felsefesini anlamak için, öncelikle onun çocukluk döneminde yaşadığı aile ilişkilerine ve dramatik olaylara dikkat etmek gerekmektedir. Bu deneyimler, Schopenhaur'un felsefi anlayışını belirlemiştir. Schopenhaur, yaşamın gerçek yüzünü gördükçe acı çekeceğimiz temel bir problem olarak kabul etmiştir. Bu nedenle, Schopenhaur'a göre, hayatta mutlu olmanın mümkün olmadığını ancak geçici hazlarla bir nevi mutlu olabileceğimizi ifade etmiştir. Bu düşünce, epiküre kadar geri götürülebilir, çünkü epikürcüler de haz ve zevk arayışının insanın mutluluğunu sağlayabileceğini savunmuşlardır.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.