Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

80 syf.
1/10 puan verdi
Sjw'ler Tıp Kazanamayınca
Tıp tarihinde kadınların uğradığı ayrımcılıkları (?) anlatan feminist (!) bir kitap. Elbette 10 iddia varsa üçüne falan kaynak verilmiş. Kitabı gömmeye başlamadan önce şunu belirteyim, ben "Kadınlar ayrımcılığa uğramadı" demiyorum ama ayrımcılık iddiasının da bir sınırı vardır, ortaya bir şey koymalısın ki hem iddian ciddiye alınsın hem de gerçekten ayrımcılığa uğrayan insanların sesi boş seslerin arasında kaybolmasın. Kitap boyunca arada sırada gerçekçi ve temelli konuştuğu için verdiğim puanı verdim ama kalanını okurken başım ağrıdı. Öncelikle kitabı beğenen herkesden erkek olduğum, doktor olacağım, ve bunu üniversite okuyarak yapacağım için özür dilerim. Neden mi özür diliyorum? Çünkü biz öyle pis insanlarmışız ki tarih boyunca önünüzü kapamışız. Hatta doğumların hastane ortamında yapılması gerektiğini söylememiz yanlışmış, ebelerin işini çalmaya çalışıyormuşuz. Ha bir de biz doktorluk mesleğini kendimize yakıştırıp kadınları hemşireliğe itmişiz, onlara ataerkil düzenden dolayı emir veriyormuşuz. Bunların toplumun tamamı tarafından benimsenen cinsiyetçi tabularla alakası yokmuş, sadece ve sadece biz erkek doktorların başının altından çıkmış. Size de sürekli iftira atıp işinize engel olmuşuz. O kadar pislikmişiz ki kitapta "diplomalı doktorlar" denilerek ötekileştirilme gereği duymuşuz, diplomasızlar çok iyi sağlık hizmeti veriyormuş ama önlerini kesmişiz. Ne saçma kitap ya bu... Evet tarihte ayrımcılıklar oldu ama bunu yapan insanları büyüten birer ANNEleri var, biliyorsunuz değil mi? Bir toplumda cinsiyetçilik çoksa bu iki cinsiyetin de suçudur, madem biz erkekler sizin önünüzü kesiyor, evde çocuk bakmaktan başka kariyer bırakmıyoruz, o halde çocuklarınızı gelecekteki kadınların önünü kesmeyecek şekilde yetiştirin de sorun çözülsün. Nasılmış her şeyde karşıyı suçlayıp kendinde hiç hata aramamak, kolaymış değil mi? Kitapta tüm erkek doktorlar kadınların eğitim almadan yaptığı sağlık uygulamalarını küçümsemeyle suçlanıyor, doktor olmak için verdikleri bütün emek hiçe sayılıyor. Hatta bir yerde de ebelikte alınması gereken önlemlerin "basit" olduğu ve "eğitimsiz" bir ebenin de yapabileceği söyleniyor. Gerçekten hırsı o kadar kör etmiş ki çocukları "eğitimsiz" birinin doğurmasını savunuyor. Ha diyeceksiniz ki bu iş bu kadar kolaysa neden tıp okuyup kadın doğum uzmanı olmak yıllar sürüyor? Kadınların önünü kesmek için arkadaşlar ama sır olarak kalsın bu. Böyleleri yüzünden gerçekten ayrımcılığa uğrayan kadınların sesi duyulmuyor, duyulsa da ciddiye alınmıyor. Gerçekten eğitim olanaklarından mahrum bırakılan kadınlar var ve sizin yüzünüzden kimse onların durumunun ne kadar zor olduğunu görmüyor. Herkes sızlanırsa canı acıdığı için sızlayanlar ayırt edilemez, yardım göremezler, anlayın artık şunu. Bu kitabı okumanızı önermiyorum, bu kitaba ayıracağınız zamanı çocuk doğurmanın ne kadar zor olduğunu, günümüzdeki ve tarihteki doktorların eğitim sürecini ve hemşirelerin görev tanımını araştırarak değerlendirebilirsiniz.
Cadılar Büyücüler ve Hemşireler
Cadılar Büyücüler ve HemşirelerBarbara Ehrenreich · Kavram Yayınları · 1992252 okunma
··
365 görüntüleme
ırmak okurunun profil resmi
kitabı okumadım ama bu kitapta eğer bunlar anlatılıyorsa bir feminist olarak dediklerinize hak veriyorum. kitabın yayın tarihine bakayım dedim çünkü feminist edebiyat içinde de geri kafalı bir anlayışla yazılmış.
Yiğit Baran okurunun profil resmi
Başta da belirttiğim gibi gerçekten ayrımcılıklar yapılmış/yapılıyor ve kitapta bunlar da bahsedilmiş ama feminizm ve kadın hakları zaten tartışılan bir şey ve kitabın %80'i hak mücadelesi veren kadınları kötü gösterecek dille yazılmış. Ha bi de tıp okuduğum için fazla tepki vermiş de olabilirim çünkü gerçekten zor bir eğitim süreci, sadece bizde değil ebelik ve hemşirelik bölümleri de böyle ve biri çıkıp "Aslında bu eğitim olmasa da olur onlar sağlığı tekellerine almak istiyor" derse sakin bir tepki almaz 🥰🥊
ZÜMRA okurunun profil resmi
Bahsedilen engele "erkekler" deniliyor ama bunun haklı bir yanı da olabilir. Bir şeyi ne kadar sayıda çok insan talep oluşturursa o şeyin karşılığında iş verenin ödeyeceği bedel düşer ki bu iş verenin, parayı elinde tutanın işine gelir. Feminizm açısından bakıldığında bana kalırsa kadınların çalışmaları, erkekleri tabii ki de ilk etapta rahatsız etmiş olabilir ancak kadın ve çocuk işçi çalışmasını destekleyen iş verenler hâlinden memnundur çünkü maliyeti yüksek bir şeyi daha az maliyetle elde edebilecektir. [Günümüzde de tonlarca okul açılmasının yan etkilerinden birisi de budur. Eğitime ayrılan bütçe, pasta daha fazla sayıda kişi arasında pay edilir. Eğitimi düşük eğitimler ile mezun olan insan sayısı artar ve bu yine işi verenin işine gelir. Talep çoktur, 9 tane özelliği olmak zorunda olan artık 10 tane özelliği olanın yanında verimsizdir ve ucuzdur. Bu iş bir verim meselesidir.] Bu sefaleti
Uçurum İnsanları
Uçurum İnsanları
kitabını okuyarak görebilirsiniz. 1902 yılında yazılmıştır, üstelik İngiltere'nin göbeğinde... Uçuruma sürüklenen insanlar mevcuttur. Burada genel konuşmanın gazabı aşikâr. Şu anki erkekler sadece evlerinde oturup televizyon izliyor olabilir ama ben zamanında böyle olmadığının olabileceğini düşünüyorum. Kitabı okumadım, tıp vb sağlık sektörleri için konuşmuyorum. Dönen sanayi çarkları için konuşuyorum. Biraz gerçekçi olmak lazım.
Yiğit Baran okurunun profil resmi
Kitabı okuyacağım, teşekkür ederim tavsiyeniz için :) Kitapta bahsedilen ayrımcılık sizin dediğiniz tarzda bir şey değil, bazı yerlerde öyleymiş gibi gösterilmiş orası ayrı da... Kitapta eskiden tıp eğitiminde iki cinsiyete eşitlik sağlanmadığı söylenmiş ki bu konuda haklı (şu an böyle bir eşitsizlik yok). Ama bir insan eğitime ulaşamadı diye "Tamam kafasına göre takılsın" diyemeyiz. Evet tıp eğitimi almamış insanların ebelik yapamaması doktorlar için daha fazla iş imkanı demek ama şöyle de bir nokta var, ebe kadınların tıp eğitimi almamış olması doğacak çocuğun suçu değil. Neden hastane ortamında, daha uzman birisi tarafından doğurulup tıp eğitimi gereken bazı testlere tabi tutularak hayata daha sağlıklı başlamak varken doğru düzgün denetlenmeyen, eğitimsiz biri tarafından doğurulsun ki. Ayrıca o dönem kadınların çalışamaması kültürel bir algı, her meslekte geçerli. Kitabı okusan o dönemki kadınlar asker, itfaiyeci, sanatçı, tüccar vb. olabiliyormuş da bir tek doktor olamıyormuş sanarsın. Sürekli ama sürekli erkeklere suç atılmış ve üniversite eğitimi alan diplomalı doktorlar ötekileştirilmiş.
1 sonraki yanıtı göster
Yiğit Baran okurunun profil resmi
Yazım hataları için özür dilerim ama geri dönüp ikinci kez okuyamayacak kadar değer vermedim bu incelemeye 😇
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.