"Merdivenlerde benimle biraz daha vakit geçirdi; bana vizyonundan ve stüdyoda yapmak istediklerinden söz etti. Dünyanın ve yerinden müzisyenleri Woodstock'a toplayıp, onları açık bir alana bir halka biciminde oturtup şarkı söyletmek istiyordu. Hangi anahtar, ritim ya da melodiyi kullandıkları önemli degildi; ortak bir dil bulana kadar çalacaklar ve uyumsuzluğu aşacaklardı. Nihayetinde bu soyut evrensel dili yeni stüdyosunda kaydedeceklerdi.
"Barışın dili. Anladın değil mi?" Anlamıştım."