Tanrının ölmüş olması mutlak bir mimar olmadığı anlamına gelir. Ve felsefeciler hiç de onun yerine geçebilecek münasip adaylar değildir. Tanrının yokluğunun gölgesinde inşa ederler. Yunancadaki aikos kelimesi ev ya da kabir diye tercüme edilebilir. Felsefecilerin evleri aynı zamanda mezar yerleridir.
Ölü tanrılar onlara tıpkı hayaletler gibi musallat olur. Düşünce asla bu hayaletin arşivlenmesinden daha fazlası olmayacaktır.