Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Biz anneleri bağırıp çağırmaya iten temel sebeplerden biri de yanlışı düzeltme refleksimizdir. Çocuğumuzu yağlı ellerini halıya sürerken, arkadaşının saçını çekerken, kardeşine vururken gördüğümüzde,anlık bir refleks olarak bağırmaya başlarız. Niyetimiz ne kadar iyi olsa da, davranışımızın tazyiki yüzünden genellikle istediğimiz sonucu alamayız. Amaç: Çocuğun olumsuz davranışı durdurması ve evde huzur havasının hâkim olması. Eylem: Bağırmak. Sonuç: Olumsuz davranış durdu, çünkü çocuk korktu ama şimdi de ağlamaya başladı. Eylem: “Neden ağlıyorsun,” diye bağırmak. Sonuç: Çocuk daha çok ağlıyor. Çocuğumuzu yanlış bir davranış yaparken gördüğümüzde, eğer niyetimiz gelişigüzel bağırmak değil de o yanlışı düzeltmekse, ilk yap-mamiz gereken şey sakin kalmaktır. Bunun iki nedeni vardır. İlki, “savaş ya da kaç” mekanizmasının aktif olması durumudur. …. … anne- çocuk iletişiminde düşündüğümüz zaman görürüz ki, çocuğumuza bağırdığımızda kendini tehdit altında hissetmesine sebep olur, sempatik sinir sistemini harekete geçiririr, öğrenme ve be ders alma yetilerini devre dışı bırakır, kaç ya da savaş mekanızmasını aktive etmiş oluruz. Çocuğumuz anlık bir refleksle ya kaçmaya başlar - yani bizimle baş edemeyeceğini düşünüp pasifleşir, sağır dinlemeye geçer- ya da savaşabileceğini düşünüp saldırı davranışlarında bulunur. “Acımadı kiii” der, vurmaya çalışır, tükürür, nanik yapar vs… Biz bağırırken çocuğumuz ne yaparsa yapsın, yapamadığından emin olduğumuz bir şey vardır, o da ders alıyor, yanlış davranışın yapılmaması gerektiğini anlıyor ya da terbiye ediliyor olduğudur çünkü tehdit altında hissettiği için öğrenme devreleri kapanmıştır artık. Bunyüzden çocuğumuza ders vermek ve terbiye etmek istiyorsak, öncelikle muhakkak ve muhakkak sakin kalmamız gerekir. İkinci neden ise, model olma ilkesidir. Biz insanlar dünyaya geldiğimizde pek çok içsel donanıma sahip bir halde yaşama başlarız. Bir yetişkinde hangi donanımlar , duygular, potansiyeller varsa, bir çocukta da bu donanımın hepsi daha bebeklikten itibaren vardır. Ama henüz küçük bir tohum halindedir. Zaten yetişkinin görevi de burada başlar. … Doğru model olmak önemlidir çünkü çocuğumuza neyi nasıl yapması gerektiğini, hangi durumlarda nasıl davranması gerektiğini ‘söyleyerek’ değil ‘yaparak’ öğretiriz. Çocuğumuz bize bakıp “Hmm demek ki birine öfkelendiğin zaman bağırıp çağırman, hatta vurman gerekiyor” diyorsa eğer, o zaman “ sussun diye bağırıyorum, kardeşine vurmasın diye vuruyorum, sevdiğim için dövüyorum” tanımlamalarımızın ne denli komik olduğunu acı bir şekilde öğreniyoruz demektir. Bu nedenle annelere hep söylerim, çocuğumuzda görüp beğenmediğimiz tüm davranışlar evimizde ya biz, ya eşimiz tarafından uygulanan davranışlardır. Bir çocuk kızdığında annesine “ aptal” diye bağırıyorsa annesi de ona kızdığında aynı şekilde bağırdığı içindir.
Sayfa 26 - HayykitapKitabı okuyor
·
21 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.